PALAMUT
526
birinci parti durumuna geldi. Hükümeti kuran Benazir Butto, yö-
netiminin ilk y›l›nda içte ve d›flta, köklü de¤iflikliklerden kaç›nan
bir politika izledi. Cumhurbaflkan› Gulam ‹shak Han, Butto hü-
kümetini yolsuzluk, adam kay›rma ve görevini kötüye kullan-
makla suçlayarak Ekim 1990’da erken seçim yap›laca¤›n› aç›k-
lad› ve baflbakanl›¤a geçici olarak muhalefet lideri Gulam Mus-
tafa Jatoi’yi atad›. 27 Ekim’de yap›lan seçimler oldukça olayl›
geçti. Kas›m 1990’da yeni baflbakan Nevaz fierif görevine bafl-
lad›. 1993 ekiminde, Benazir Butto’nun lideri oldu¤u Halk Par-
tisi bir kez daha milletvekili seçimlerini kazand›. Ancak, Butto ve
eflinin yolsuzluk soruflturmalar› partiye oy kaybettirdi. 1997 fiu-
bat›ndaki seçimlerde Butto’nun a¤›r yenilgisi üzerine Nevaz fie-
rif yeniden baflbakanl›k koltu¤una oturdu. Ancak ekonomik so-
runlar›n a¤›rlaflmas› ve Hindistan ile Pakistan aras›ndaki tarihî
Keflmir sorununda u¤ran›lan baflar›s›zl›k, Genelkurmay Baflkan›
Perves Müflerref’in askerî darbesine yol açt› (Ekim 1999).
PALAMUT,
kemiklibal›klar›n uskumrugiller familyas›ndan,
k›lç›ks›z, esmer etli, pulsuz bir bal›k (Pelamys sarda ya da Sar-
da sarda). Atlas Okyanusu, Akdeniz ve Karadeniz’de yaflar. Göv-
desi uzun, mekik biçiminde, kal›nca ve yandan bas›kt›r. S›rt k›s-
m›nda koyu renkli 7-10 kadar çizgi bulunur. Kalabal›k sürüler
hâlinde, orta derinlikteki sular›n deniz yüzeyine yak›n k›s›mla-
r›nda bulunur. Kendisinden küçük bal›klarla beslenir. Etleri lez-
zetlidir. Taze ya da tuzlanm›fl olarak yenir. Palamutun 1-2
kg.dan küçük olan›na çingene palamudu, 1-2 kg. olan›na pala-
mut, 2-5 kg. aras›ndakine torik, 5 kg.dan büyü¤üne sivri, 6
kg.dan a¤›r olan›na da alt›parmak denir.
PALAMUT,
mefle a¤açlar›n›n meyvesine verilen ad. Pala-
mut, d›fl›nda çiçek ekseninden ya da yan çiçeklerden meydana
gelen bir kadehçikle sar›l›, nuks tipinde bir meyvedir. Kadehçik,
olgunlaflma s›ras›nda sertleflir ve üstü dikenlerle kaplan›r. Özel-
likle mefle palamudunun meyveleri tanence çok zengindir. Bu
nedenle palamut, yenmedi¤i halde, tanen elde edildi¤i için eko-
nomik de¤eri olan bir meyvedir.
PALANDÖKEN DA⁄I,
Do¤u Anadolu’da, Karasu-Aras
kitlesinin en yüksek doru¤u; Erzurum il merkezinin güneyinde
yer alan doru¤un yüksekli¤i 3.176 metredir.
PALM‹YE,
birçeneklilerin palmiyegiller familyas›ndaki a¤aç-
lar›n genel ad›. Tropikal bölgelerde do¤al olarak yetiflirlerse de
kimi türleri anayurtlar› d›fl›na da ç›kar›lm›flt›r. Gövdeleri silindi-
riktir; ya az dallan›r ya da hiç dallanmaz. Kimilerinin ana gövde-
si toprak alt›ndad›r. Yapraklar› büyük, tüysü ya da yelpaze gibi
parçal›d›r. Çiçekleri baflak ve bileflik salk›m durumlar›nda olur.
Genellikle bircinsli, ikievciklidir. Meyveleri üzümsü, çekirdekli,
sulu ya da nuks tipindedir. Palmiyegillerin 200’den fazla cinsi,
4.000 kadar türü vard›r. Do¤al olarak yetifltikleri yerlerde yaprak
ve liflerinden dokumac›l›kta, dam örtüsü olarak vb. yararlan›l›r.
Kimilerinin meyveleri yenir ya da tepe sürgünleri sebze gibi pi-
flirilir. Ya¤›ndan yararlan›lanlar da vard›r. Anayurtlar› d›fl›nda süs
bitkisi olarak kullan›l›rlar. Hurma (Phoenix dactylifera) ve hin-
distancevizi (Cocos nucifera) a¤açlar› da palmiyegillerdendir.
PALYAÇO,
panay›r tiyatrolar›nda ve sirklerde güldürücü rol
oynayan garip k›l›kl› oyuncu. Palyaço tipinin ilk örne¤i, eski Ro-
ma tiyatrosundaki “stupidus”tu (aptal). Orta Ça¤’daki saray soy-
tar›s› ve Commedia dell’arte’›n Arlekino tipi, palyaço tipinin ge-
liflmesine katk›da bulundu. Modern palyaço, sirklerde ve pana-
y›r tiyatrolar›nda geliflti. 18. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda Londra’da
gösteriler yapan Philip Astley sirkinde palyaço, at gösterileri s›-
ras›nda sahneye ç›kan komik bir tipti. 19. yüzy›lda palyaço,
pandomim gösterilerinin vazgeçilmez bir tipi oldu. Pandomim-
ci palyaçolar›n en tan›nm›fl› ‹ngiliz Joseph Grimaldi’ydi. 20.
yüzy›lda iki temel palyaço tipi vard›r. Bunlardan daha eski ola-
n›, yüzü beyaza boyanm›fl palyaçodur. Bu palyaço tipinin, 17.
yüzy›l Paris tiyatrosunda üne kavuflmufl Gros-Guillaume adl› f›-
r›nc›dan kaynakland›¤› san›lmaktad›r. Beyaz yüzlü palyaço, Ar-
lekino’nun geleneksel giysilerinden kaynaklanan, parlak renkli
bir kostüm giyer. Görece daha yeni olan ikinci palyaço tipiyse,
Amerikal› akrobat Tom Belling taraf›ndan ortaya ç›kar›lan “Au-
guste”tür. Auguste modern, ancak y›rt›k p›rt›k giysiler giyer ve
abart›lm›fl komiklikler yapar. Bu palyaço tipini canland›ran en
tan›nm›fl sanatç› Amerikal› Emmet Kelly’dir.
PAMUK,
ikiçeneklilerin ebegümecigiller familyas›ndan, bir
y›ll›k otsu tar›m bitkisi
(Gossypium)
ve bunun tohumlar›n›
kaplayan ince teller. Pamuk asl›nda bir s›cak iklim bitkisi olma-
s›na karfl›n, tafl›d›¤› büyük ekonomik önem nedeniyle bugün
daha so¤uk bölgelerde de yetifltirilmektedir. Kaz›k köklü, boyu
1-2 m.yi bulan, parçal› yaprakl›, basit salk›m fleklinde, beyaz,
sar› çiçekli bir bitkidir. 3-5 gözlü meyvesi, aç›lan kuru meyve-
dir. Buna koza denir. Her bölmede alt› tohum bulunur. Tohum-
lar›n› kaplayan uzunca, yumuflak, ince ve beyaz teller dokuma
sanayiinin en önemli hammaddelerinden biridir. Ayr›ca kimya
sanayiinde de kullan›l›r. Pamu¤un s›cak ve so¤uk iklimli bölge-
lerde yetiflen çeflitleri vard›r. S›cak bölge pamuklar›n›n telleri
daha uzun olur, kozalar› aç›l›r; so¤uk yerlerde yetiflenlerin telle-
ri daha k›sad›r ve kozalar› aç›lmaz. Aç›lan pamuklar›n en iyi cin-
si “akala”d›r; Türkiye’de de yetiflir. Pamuk, alüvyonlu, derin sü-
rülmüfl, bolca gübrelenmifl topraklarda iyi yetiflir. Geliflmesi s›-
ras›nda s›cakl›k ve su, kozalar olgunlaflt›ktan sonra kurakl›k is-
ter. Kozalar elle ya da makinelerle toplan›r. Toplanan kozalar›n
önce kabuklar› ay›klan›r (flifleme), sonra pamuk telleri çekirdek-
lerinden ayr›l›r (ç›rç›rlama). Elde edilen pamuk balyalanarak
kullan›laca¤› yere gönderilir. Çekirdeklerinden ise ya¤ elde edi-
lir. Pamuk çekirde¤inde %40-50 oran›nda ya¤ vard›r. Bu ya¤
konserve, margarin ve sabun yap›m›nda kullan›l›r. Geriye kalan
küspe ise hayvan yemi, gübre vb. olarak de¤erlendirilir. Dünya-
da en iyi pamuk yetifltiren bölgeler Amerika, Güney ve Bat› As-
ya ülkeleri ve M›s›r’d›r. Türkiye de iyi pamuk yetifltiren ülkeler
aras›ndad›r. Dünya pamuk üretiminin yar›s›na yak›n k›sm›
ABD’de gerçeklefltirilir. ‹kinci s›ray› Rusya al›r. Türkiye’de pa-
muk tar›m› önemli bir yer tutar. Toplam üretimin %94’ünü sa¤-
layan Akdeniz (Çukurova) ve Ege bölgeleri baflta olmak üzere
Türkiye’nin hemen her yerinde pamuk ekilir. Pamuk ayn› za-
manda Türkiye’nin baflta gelen d›flsat›m ürünlerindendir.
PAMUK, Orhan
(1952 ‹stanbul), romanc›. Ortaö¤renimini
Robert Kolej’de tamamlad›ktan sonra ‹stanbul Teknik Üniversi-