SOKRATES
590
mas›nda ve kimya sanayiinde gaz so¤urmas› büyük önem tafl›r.
Akustik tasar›mda da de¤iflik yüzeylerin sesi so¤urmas› hesaba
kat›l›r.
SOKRATES
(‹.Ö. 470 Atina-400 Atina), Yunan filozofu. Bir
heykelt›raflla bir ebenin o¤ludur. Bütün yaflam› Atina’da geçti.
Siyaset adamlar›n›n ve sofistlerin, bu arada komedi yazar› Aris-
tophanes’in karfl› etkisiyle kentin tanr›lar›n› tan›mamak ve
gençlerin ahlâk›n› bozmak suçundan ölüme mahkûm edildi.
Sokrates de bir sofistti. O da onlar gibi yaln›zca insan sorunla-
r›yla ilgileniyor, özellikle ahlâkl› davran›fl›n koflullar›n› araflt›r›-
yordu. Onu sofistlerden ay›ran bafll›ca özellik, insanlara bir
fleyler ö¤retmeye kalkmamas›, insanlara tart›flma yoluyla do¤-
ruyu buldurmaya çal›flmas›d›r. Yaz›l› hiçbir yap›t b›rakmam›fl
olan Sokrates ile ilgili bilgilerimiz birkaç kayna¤a dayan›r. Bu
kaynaklar›n bafll›cas› ö¤rencisi Platon’un diyaloglar›d›r. Pla-
ton’dan giderek görüfllerine yaklaflt›¤›m›z Sokrates felsefede
yöntemli düflünme kayg›s›n›n önderi olarak görünür. Sokra-
tes’in yöntemine diyalog yöntemi demek yanl›fl olmaz. Diyalog
onda her zaman iki evrelidir. Birinci evre alay evresidir, bu ev-
rede Sokrates karfl›s›ndakinin zihnini yanl›fl bilgilerden ar›nd›-
r›r, hiçbir fley bilmeyen bir insan›n tutumuyla bir fleyler ö¤ren-
mek istercesine karfl›s›ndakini sorguya çeker, sonunda onu
alayla, daha do¤rusu küçük düflürücü olmayan hafif bir hoflgö-
rüyle güç durumda b›rak›r; ikinci evrede, do¤urtma evresinde
do¤ru bilgiyi karfl›s›ndakine buldurmaya yönelir. Onun yapt›¤›
yaln›zca insanda var oldu¤una inand›¤› bilgiyi ortaya ç›karmak
için katk›da bulunmakt›r. Her insanda iyilik tohumu diyebilece-
¤imiz bir güç, bir tohum vard›r, bu tohumu yeflertebilmek ge-
rekir. Bu tutumuyla Sokrates bize Platoncu idealizmin geliflimi-
ni duyurur. Sokrates kararl›l›¤›yla ve topluma sayg›s›yla eflsiz
bir iyi yurttafl örne¤i olarak al›nm›flt›r.
SOKULLU (SOKOLLU) MEHMET PAfiA
(1505 So-
kol/Bosna-1579 ‹stanbul), Osmanl› sadrazam›. As›l ad› Ba-
yo’dur. Rahip olan day›s›n›n yan›nda çal›fl›rken, devflirme olarak
Edirne Saray›’na al›nd› ve Mehmet ad› verildi. Bir süre sonra ‹s-
tanbul’a gönderildi, Enderun’da ö¤renim gördü. Rikâbdar, çuha-
dar, silâhtar ve büyük kap›c›bafl› görevlerinden sonra, Barbaros
Hayrettin Pafla ölünce, Kanunî Sultan Süleyman taraf›ndan kap-
tan›derya yap›ld› (1546). 1549’da Rumeli beylerbeyi oldu. 1565
y›l›nda sadrazaml›¤a getirildi ve Zigetvar Seferi’nde Kanunî’nin
ölümünü (1566), II. Selim Zigetvar’a gelinceye dek gizledi. Yeni
padiflah döneminde de sadrazaml›k görevini sürdürdü. 1570’te
K›br›s’›n al›nmas› üzerine Osmanl› Devleti’ne karfl› birleflen ‹s-
panya ve Venedik donanmas›, ‹nebaht›’da Osmanl› donanmas›-
n› a¤›r bir yenilgiye u¤ratt› (1571). Donanman›n k›sa sürede ku-
rulmas›n› sa¤layan Sokullu döneminde Tunus da ele geçirilerek
Kuzey Afrika’n›n fethi tamamland›. III. Murat döneminde de sad-
razaml›k görevini sürdüren Sokullu, dervifl k›l›¤›ndaki bir kifli ta-
raf›ndan hançerlenerek öldürüldü. Sokullu’nun ‹stanbul’da, Ka-
d›rga ve Azapkap›’da yapt›rd›¤› iki caminin yan› s›ra, imparator-
lu¤un çeflitli yerlerinde de yapt›rd›¤› eserler vard›r.
SOLFEJ,
bir müzik parças›n› nota adlar›n› söyleyerek ses-
lendirme ifli. Müzi¤e yeni bafllayanlar için solfejin büyük önemi
vard›r ve müzik e¤itiminin bafll›ca derslerinden biridir. E¤itimin
birinci bölümünde, notalar› adlar›n› söyleyerek ça¤›rma, sesleri
ve aral›klar› de¤erlendirme al›flt›rmas› yap›l›r; ikinci bölümdey-
se genel bilgiler verilir. Bu iflle ilgili kurallar› bir araya getiren
müzik yap›t›na da solfej ad› verilir.
SOLUNGAÇ,
suda yaflayan hayvanlar›n solunum organ›.
Solungaç yaln›zca ilkel kimi su hayvanlar›nda ve kara hayat›n-
dan sonradan su hayat›na geçmifl memelilerde bulunmaz, ayn›
zamanda bal›klar, derisidikenliler, yumuflakçalar, kabuklular,
sularda yaflayan kimi böcek kurtçuklar› ve kurba¤a yavrular› da
solungaçla solunurlar. Genel olarak bu organ suda erimifl hâl-
de bulunan oksijenin kana al›nmas›na yarar. Bal›klarda bafl›n iki
yan›ndaki solungaç yaylar›n›n üzerine dizilmifl iki s›ral› ince tel-
ciklerden oluflur. Kabuklular›n solungaçlar› tüycükler biçiminde
yanlardad›r ve bacaklar›n hareketiyle hareket ederek kan› temiz-
lerler. Yumuflakçalar›n solungaçlar› vücudun durumuna göre
çok de¤ifliktir. Tüy, iplikçik, levha biçiminde olabilir. Derisidi-
kenlilerin solungaçlar› ise deri ç›k›nt›lar› biçiminde vücuttan d›-
flar› uzan›r.
SOLUNUM,
canl›lar›n, besinleri yakmak ve enerji sa¤lamak
için oksijen almas› olay›. Solunum, kimyasal aç›dan bir yanma
olay›d›r. Canl›lar besin al›r ve bu besinleri kullanarak, yaflam-
sal ifllevlerini sürdürebilmek için gerekli enerjiyi üretirler. Kim-
yasal anlamda solunum, organik bir maddenin yap›s›n›n de-
¤ifltirilmesi ve bu s›rada enerjinin a盤a ç›kmas›d›r. Canl›lar›n
büyük bir bölümü bu ifli oksijen yard›m›yla yaparlar. Baz› bak-
teriler ve di¤er ilkel yap›l› organizmalarsa gereksinim duyduk-
lar› enerjiyi oksijen olmaks›z›n sa¤larlar. Bu iki tip solunumdan
birincisine “haval› solunum”, ikincisine “havas›z solunum” de-
nir. Bu anlamda solunum hücrede gerçekleflir. Hücredeki solu-
num, oksijenin besin maddeleriyle birtak›m kar›fl›k kimyasal
tepkimelere girerek sonuçta enerji ve karbon dioksidin a盤a
ç›kmas› sürecidir. Buna içsel solunum da denir. Oksijenin çe-
flitli biçimlerde d›fl ortamdan al›nmas› ise d›flsal solunumu
oluflturur. D›fl ortamdan oksijen al›m› ilkel yap›l› canl›lardan
yüksek yap›l›lara do¤ru bir geliflme gösterir. Bitkilerde özel so-
lunum organlar› yoktur. Oksijen bitkinin yaprak, ince sap gibi
k›s›mlar›n›n yüzeyinden al›n›r. Hayvanlardaysa solunum ya bir-
hücreliler ve kimi ilkel çokhücrelilerde oldu¤u gibi vücut yüze-
yinden ya da solungaç, trake, akci¤er gibi özel solunum organ-
lar› arac›l›¤›yla yap›l›r. Canl›larda özel bir solunum sisteminin
ortaya ç›k›fl›, özel bir dolafl›m sisteminin ortaya ç›k›fl›yla ba¤›n-
t›l›d›r. Bu iki sistemin geliflmifllik derecesi karfl›l›kl› olarak bir-
birini etkiler. En ilkel solunum organ› tipi solungaçlard›r. So-
lungaçlar ilk kez halkal›solucanlarda görülür. Eklembacakl›la-
r›n suda yaflayanlar›nda solungaç, karada yaflayanlar›nda trake
solunumu vard›r; solungaçlar, genellikle bacaklar üzerinde ya
da dibinde yer al›r. Eklembacakl›lar›n kabuklular s›n›f›na giren
baz› hayvanlar›n kar›n bacaklar› do¤rudan do¤ruya solunum
organ›na dönüflmüfltür. Böcekler s›n›f›ndaysa solunum organ›
boru trakelerdir. Bunlar her bölütte bir çifttir; bir solunum de-
li¤iyle (stigma) d›flar› aç›l›rlar ve dallarla birbirlerine ba¤lan-
m›fllard›r. Derisidikenlilerin solunum organlar› çeflitli biçimler-