okul ansiklopedisi - page 609

fi‹MfiEK
609
tirler. fieytan›, insan› kötülü¤e iten tutkular›n simgesi sayan dü-
flünürler de vard›r. Güzel sanatlar alan›nda fleytan, sanatç›lara
önemli bir esin kayna¤› olmufltur. 12. yüzy›lda kilise ve manas-
t›rlardaki oyma ya da vitraylarda, sütun bafll›klar› vb. yerlerde;
tüylü gövdesi insana benzeyen, sivri kulakl›, çatal ayakl›, boy-
nuzlu ve kuyruklu bir yarat›k olarak canland›r›ld›.
fiIRNAK,
bir bölümü Güneydo¤u Anadolu Bölgesi’nde, bir
bölümü Do¤u Anadolu Bölgesi’nde olan il ve bu ilin merkezi
olan kent. Kuzeyinde Siirt, kuzeydo¤usunda Van, do¤usunda
Hakkari, bat›s›nda Mardin illeri vard›r, güneyi Irak ve Suriye ile
s›n›rlan›r. Tarihine iliflkin fazla bilgiye rastlanmayan fi›rnak
1927’de ilçe durumuna getirildi. Zamanla Siirt’in en kalabal›k
kentlerinden biri oldu ve 1989 y›l›nda il konumuna getirildi.
1997 y›l›nda toplam nüfusu 300.749’dur (km
2
’ye düflen insan
say›s› 42). Da¤l›k bir arazi üzerinde kurulu olan ilin, 2.114 m.
yükseklikle Cudi en yüksek da¤›d›r. Bir söylenceye göre Silopi
ilçesinin kuzeydo¤usunda yükselen Cudi Da¤›, Nuh’un Gemi-
si’nin tufan dindi¤i zaman karaya oturdu¤u yerdir. Yöredeki
sarp yap› do¤rudan Dicle Irma¤›’na dökülen akarsular›n açt›¤›
s›k vadilerle parçalanm›flt›r. Y›ll›k s›cakl›k ortalamas› 13,7ºC
olup ya¤›fllar yükseklik artt›kça ço¤almakta ve k›fl ya¤›fllar› da-
ha çok kar fleklinde olmaktad›r. fi›rnak’›n Toptepe Köyü yak›n›n-
da ve çevre köylerde zengin asfaltit yataklar›, Cizre ve Silopi’de
linyit vard›r. ‹lde tah›llardan en çok bu¤day yetifltirilir. Nüfusun
büyük bir ço¤unlu¤unu göçer afliretler oluflturur. Hayvanc›l›kla
u¤raflan bu göçerler k›fl aylar›n› ilçe ve köylerde, yazlar› ise yay-
lalarda geçirirler. Koyun, k›l keçisi ve tiftik keçisi beslerler. Yün,
yapa¤› ve deri, d›flsat›m ürünleri aras›ndad›r. fi›rnak’ta yerel ad›
“flal flap›k” olan ve bu giysilerde kullan›lan fi›rnak flal›, özel tez-
gâhlarda elde bükülen tiftik ipli¤inden dokunur. Beytüflflebap ve
Uludere ilçelerinde hal›c›l›k atölyeleri vard›r. GAP kapsam›na
giren ilde çal›flmalar bitti¤inde enerji üretimi ve çok büyük alan-
lar›n sulanmas› gerçekleflecektir.
fi‹FRE,
gizli haberleflmede kullan›lan, ilgililerden baflkas›n›n
anlamamas› için yaz›l› bir metnin, asl›yla ilgisi olmayan baflka
bir metin ya da iflaretler toplulu¤u biçiminde yaz›lmas›. Çeflitli
sistemlere göre flifre haz›rlamak mümkündür. Ancak flifrelerin
haz›rlanmas› iki temel ilkeye dayan›r: “yer de¤ifltirme” ve “yeri-
ne koyma” ya da “harf de¤ifltirme”. Yer de¤ifltirmede, flifrenele-
cek mesaj›n temel parçalar› (kelimeler, heceler, harf gruplar›)
önceden belirli bir düzene göre de¤ifltirilir, ters yüz edilir. Yeri-
ne koymada temel parçalar›n s›ras› de¤ifltirilmeden aralar›na
baflka temel parçalar, say›lar vb. yerlefltirilir. fiifreleri çözebil-
mek için flifre anahtar› gereklidir. fiifreyi yazan bu anahtara gö-
re yazar, çözecek olan da yine bu anahtardan yararlan›r. Bu il-
kelere dayanarak uygulanan, basit, kodlu, çift anahtarl›, karma
ifadeli vd. gibi “flifreleme yöntemleri” vard›r.
fi‹ÎL‹K,
Hz. Muhammet’in ölümünden sonra Ali’nin halife ol-
mas› gerekti¤ine inanan ve say›lar› yüzleri aflan mezheplerin ge-
nel ad›. Alevîlik ile eflanlaml›d›r. Daha Hz. Muhammet ça¤›nda,
bafllar›nda Yahudiyken Müslüman olmufl Abdullah bin Sebe’nin
bulundu¤u birtak›m kifliler, Tanr›’n›n, Ali’nin varl›¤›na sindi¤ini
(hulul etti¤ini) ileri sürmüfllerdi. Ali’nin kendisi, bunlar›n bir ke-
simini öldürüp yakarak ortadan kald›rm›flt›. Hz. Muhammet’in
ölümünden sonra yerine kimin geçece¤i tart›fl›l›rken sahabenin
birço¤u Ebubekir’e biat ettiler. Ali, kendisine haber verilmeden
seçim yap›lmas›na karfl› ç›kmakla birlikte, biraz gecikerek biata
kat›ld›. fiiîlere göre, bafllar›nda Selman› Farisi olmak üzere bir-
kaç sahabe Ali’ye biat etmifllerdi. Bunlar ilk fiiîler say›l›r. Arap-
ça olan fiiî sözcü¤ünün anlam› yandafl, destekleyicidir. fiiîlere,
Alevî denmesi de, Ali yanl›s› olmalar›ndand›r. fiiîlerin, Ali’nin
halifeli¤ini ileri sürerken gösterdikleri neden, onun Ehlibeyt’ten
olmas› ve Ehlibeyt’i öven ayet ve hadislerin bulunmas›yd›. Ali-
Muaviye savafl›ndan sonra Müslümanlar üç kola ayr›ld›lar: 1)
Sünnîler, halifenin Kureyfl boyundan olmas›n› ve dinle devletin
birbirinden ayr›lamayaca¤›n› savunuyorlard›. 2) Hariciler, Ha-
befl bir kölenin bile halife olabilece¤i kan›s›ndayd›lar, 3) fiiîler,
halifenin Ehlibeyt’ten, dolay›s›yla Ali ve soyundan olmas› gerek-
ti¤i görüflündeydiler. fiiîlik ilkin Güney Arabistan’da yerleflti ve
Kuzey Arabistan’a karfl› bir tutum tak›nd›. Hz. Muhammet’in to-
runu ve Ali’nin küçük o¤lu Hüseyin’in Kerbelâ’da Emevîlerce öl-
dürülmesi, fiiîli¤in geliflip yay›lmas›nda büyük etken oldu.
fi‹‹R ,
en eski edebiyat türü. De¤iflik sanat anlay›fllar›na ba¤l›
olarak çeflitli tan›mlar› yap›lm›fl, fliirin tan›mlanamayaca¤› da öne
sürülmüfltür. Yine de genelde, fliirin ritme ve imgeye dayanan,
kendine özgü dili ve söyleyifl özelli¤iyle estetik etkilenmeler ya-
rat›c› bir söz sanat› oldu¤unda birleflilmektedir. Türkçede fliir kar-
fl›l›¤› kofluk, y›r, özün gibi sözcükler önerilmiflse de hiçbiri yay-
g›nlaflamam›flt›r. Bugün kofluk, naz›m karfl›l›¤› kullan›lmaktad›r.
Ayr›ca naz›mla fliiri birbirine kar›flt›rmamak gerekir. Birincisi yal-
n›zca bir anlat›m yoludur. Geçmiflte fliirin uyak, ölçü, naz›m bi-
çimleri gibi biçimsel özelliklerden ayr› düflünülmeyifli fliirle naz-
m›n eflanlaml› say›lmas›na yol açm›fl, giderek fliir “mevzun ve
mukaffa (ölçülü ve uyakl›) bir söz sanat›” olarak tan›mlanm›flt›r.
Günümüzde bu anlay›fl afl›lm›flt›r. Araflt›rmac›lar edebiyat›n fliirle
bafllad›¤›nda birleflmektedirler. Buna göre ilk fliirler müzik ve
dansla iç içedir. ‹lkel dualar›n sesçil ve ritimli, e¤retileme ve ses
yinelemelerinden yararlanan bir yap›da olufllar› bunun kan›t›d›r.
Ayr›ca kültür tarihinin her döneminde rastlanan ifl türküleri de
belli bir ezgiye ve ritme dayanmaktad›r. Zamanla dans bir yana
b›rak›lm›fl, türkü ortaya ç›km›flt›r. Bu aflamada fliirin biçimini mü-
zik belirlemifltir. fiiirin müzikten ayr›ld›¤› aflamada ise ezgiden
ba¤›ms›z, yal›nlaflt›r›lm›fl bir ritim düzeni biçimi oluflmufltur. Son
aflama, ritim düzeninden kopulmas› ve iç bütünlü¤ü olan bir öy-
kü anlat›lmas›d›r. Düzyaz›ya geçifl bu aflamada gerçekleflmifltir.
Eski Yunan’da fliir lirik, epik ve dramatik olmak üzere üç çeflite
ayr›lm›flt›r. Duygusal fliirler lirik, savafl ve kahramanl›k fliirleri
epik, eylemi kiflilerle canland›ran fliirlerse dramatik olarak nite-
lenmifltir. Ayr›ca do¤a güzelliklerini konu edinen fliirlere pastoral,
ö¤retici fliirlere didaktik, yergi fliirlerine de satirik denilmifltir.
fi‹MfiEK,
f›rt›na s›ras›nda elektrik boflalmas›n›n yol açt›¤› ›fl›k
olay›. Düfley yönde hareket eden bulutlar, atmosferin çeflitli
noktalar›nda büyük elektrik yüklerinin birikmesine neden olur-
lar. Bu bulutlar›n taban› ile yer aras›ndaki ya da iki bulut aras›n-
daki veya bir bulut içindeki elektrik boflalmalar›na y›ld›r›m, bu
olay›n ›fl›kl› görüntüsüne flimflek denir. Çeflitli de¤iflik tipler
1...,599,600,601,602,603,604,605,606,607,608 610,611,612,613,614,615,616,617,618,619,...672
Powered by FlippingBook