BO⁄AZ‹Ç‹ KÖPRÜSÜ
114
flabahçe’den sonra Bo¤az’›n en genifl yerine var›r. Burada sü-
rekli bir yerleflim merkezi olan Beykoz semti bulunur. Daha öte-
de seyrek yerleflme noktalar›na rastlan›r. Anadolukava¤›, Poy-
razköy’den sonra Anadolufeneri’nde Bo¤aziçi sona erer ve Kara-
deniz’e geçilir. Bo¤aziçi’nde imar hareketleri, yerlefltirme (is-
kân) hareketine paralel olarak yüzy›llar boyu süregelmifltir. 16.
yüzy›lda Tophane, F›nd›kl› ve Befliktafl gibi semtlerin imar› bafl-
lat›lm›flt›r. Bu dönemin en önemli yap›t› Mimar Sinan taraf›ndan
yap›lan, Tophane’deki K›l›ç Ali Pafla Camii’dir. 17. yüzy›lda
Emirgûne Bey, sonradan kendi ad›yla an›lan Emirgân’da bir ka-
s›r yapt›rm›flt›r. IV. Murat döneminde, Rumelikava¤›’nda ve bir
efli de Anadolukava¤›’nda bulunan hisarlar, 18. yüzy›lda Topha-
ne’deki ünlü çeflme, Ç›ra¤an Saray› ve devlet ileri gelenlerince
her iki k›y›da, pek çok yal›, 19. yüzy›lda Dolmabahçe ve Beyler-
beyi saraylar› ile Kuleli Askerî Lisesi yap›lm›flt›r. 20. yüzy›lda da
1.074 m. uzunlu¤undaki asma köprü ile Bo¤az›n iki yakas› bir-
birine ba¤lanm›flt›r. Bo¤aziçi öteden beri ‹stanbul’un bir gezinti
ve e¤lence yeri olagelmifltir. Buradaki gezinti yerlerinin en ün-
lüleri; Baruthane, Göksu, Küçüksu, Beykoz çay›rlar›, Emirgân,
Sar›yer ve Çubuklu dolaylar›yd›. Bo¤az genellikle bal›klar›yla
ünlü oldu¤u gibi, baz› semtleri de belli bir ürünüyle tan›nm›flt›r.
Beykoz’un cevizi, paças›, Kava¤›n inciri, Arnavutköy’ün çile¤i,
Küçüksu’nun m›s›r›, Çengelköy’ün ayvas›, Kanl›ca’n›n yo¤urdu,
Çaml›ca’n›n kiraz› vb. Bo¤aziçi’nin içme sular› da çok ünlüdür.
Bunlar aras›nda Sar›yer’de Ç›rç›r ve Hünkâr; Büyükdere’de Ko-
catafl; Beykoz’da Karakulak, S›rmakefl; Çaml›ca yöresinde Tom-
ruk ve daha içerlerde Tafldelen sular› say›labilir.
BO⁄AZ‹Ç‹ KÖPRÜSÜ,
‹stanbul Bo¤az›’nda Asya ile Av-
rupa’y› birbirine ba¤layan asma köprü. Asya yakas›nda Beyler-
beyi ile Avrupa yakas›nda Ortaköy aras›ndad›r. Kuleler aras›n-
daki asma k›sm› 1.074 m. uzunlu¤undad›r. Deniz yüzeyinden
yüksekli¤i 64 m. olup en büyük gemilerin geçifline elverifllidir.
Asma kablolar›n her biri, 5 mm. çap›ndaki 11.200 çelik telin bü-
külüp bir araya getirilmesiyle yap›lm›flt›r. Üç gidifl, üç gelifl fle-
ridi olan köprü, çevre yolunu birbirine ba¤lamaktad›r. Yap›m›na
1970 y›l›nda bafllanan köprü, 1973 y›l›nda tamamlan›p Cumhu-
riyet’in 50. y›l› olan 29 Ekim 1973’te trafi¤e aç›lm›flt›r. Köprü sa-
dece yurtiçi tafl›mac›l›¤a de¤il, uluslararas› transit tafl›mac›l›¤a
da büyük bir h›z kazand›rm›flt›r. Köprüden geçifl için belirli bir
ücret ödenmektedir; bu ücret, trafik s›k›fl›kl›¤›n› önlemek ama-
c›yla sadece Avrupa’dan Asya’ya geçen tafl›tlardan al›nmaktad›r.
BO⁄AZKÖY,
‹ç Anadolu’da, Sungurlu yak›n›nda arkeolojik
yerleflim merkezi. Eski ad› Hattuflafl’t›r. Burada 1905’ten beri
sürdürülen araflt›rmalar sonunda Hitit uygarl›¤›na ait önemli ka-
l›nt›lar bulundu. Bo¤azköy kal›nt›lar›, ilk kez 1834’te co¤rafyac›,
gezgin Charles Texier taraf›ndan keflfedildi. Çok büyük bir ala-
na yay›lm›fl olan kentin ilk plan›n› 1882’de Karl Humman ç›kar-
d›. Daha sonra 1893-1894 y›llar›nda, Yaz›l›kaya yöresinde Er-
nest Chantre’›n yapt›¤› kaz›larda çiviyaz›s›yla yaz›lm›fl binlerce
tablet ele geçti. 1905 y›l›nda ‹stanbul Arkeoloji Müzesi’nden
Theodor Makridi ve Hugo Winckler, Bo¤azköy’de kaz›lara bafl-
lad›lar ve Büyükkale denilen yerde, içinde Hitit tabletleri bulu-
nan bir arfliv binas› ortaya ç›kard›lar. 1931’de Kurt Bittel taraf›n-
dan yürütülen kaz›lara 1939’da ara verildikten sonra 1952’de
yeniden baflland›. Bo¤azköy’ün en önemli arkeolojik merkezle-
rinden biri ve Hitit Devleti’nin akropolü olan Büyükkale’de befl
kültür kat› ve yirmi mimarî kat saptand›. Buras› etraf› surlarla
çevrili bir üst kale görünümündedir. Kente girifli, güneyde bir
kulenin alt›ndaki kap› sa¤lar. Kap›dan sonra, do¤uya do¤ru ad›-
na “Kral Yolu” denen, k›rm›z›ms› tafllarla kapl› bir yol uzanmak-
tad›r. Bu yol dinî anlam› olan bir havuzla sona erer. Hititler dev-
rinde, kenti güneyden gelecek sald›r›lardan koruyan üç kale bu-
lunmaktayd›. Kitabesiyle bilinen “Niflantepe”, “Yenice Kale” ve
“Sar› Kale” ad›n› tafl›yan bu kaleler, sonradan kentin savunma-
s›n› tam olarak yapamad›klar›ndan, güney bölümü bafltan bafla
surlarla çevrildi. Çift bedenli olan surlar üzerinde, do¤uda “Kral
Kap›s›” güneyde “Yer Kap›”, bat›da “Aslanl› Kap›” ve yine bat›-
da iki kap› bulunmaktad›r. Kap›lar›n kente bakan yüzleri tafl
bloklarla kapl› olup kabartmalarla süslüdür. Kral kap›s›nda da
bir tanr› kabartmas› vard›r. Ayr›ca, Bo¤azköy’de bugüne de¤in
yap›lan kaz›larda befl tap›nak kal›nt›s› bulunmufltur.
BO⁄AZLAR
→
ÇANAKKALE BO⁄AZI, ‹STANBUL BO⁄AZI
BO⁄MACA,
çocuklarda salg›n yapabilen ve öksürük nöbet-
leri biçiminde görülen mikroplu bir hastal›k. 4-10 hafta sürer.
Kuluçka dönemi 1-2 haftad›r. Hastal›k nezleyle bafllar, ard›ndan
hapfl›rma görülür. Bu devrede çok bulafl›c›d›r ve mikroplar dam-
lac›klarla birlikte etrafa yay›l›r. Öksürük nöbetleri genellikle gece
vakti gelir. Daha sonra kas›lmalarla birlikte sürekli ve s›k, hatta
kusmayla sonuçlanan öksürük nöbetleri devresi bafllar. Hastal›-
¤›n son iki haftas› toparlanma dönemidir, öksürük nöbetleri sey-
rekleflir ve kusmalar azal›r. Teflhis için, bo¤azdan al›nan balgam
kullan›l›r. Korunmak için de çocuklara 3-6 ayl›ktan sonra afl› ya-
p›lmal›d›r. Daha çok 2-8 yafl aras›ndaki çocuklarda görülür.
BOKBÖCE⁄‹,
k›nkanatl›lardan, gübrelik, abdesthane çu-
kuru, l⤛m gibi yerlerde yaflayan bir böcek
(Scrabaeus
sacer).
Yeryüzüne yay›lm›fl pek çok türü vard›r. Eski M›s›r’da
kutsal say›l›rd›. En büyü¤ü tropik bölgelerde yaflar.
BOKS,
özel meflin eldiven takm›fl iki rakibin, yumruklar›yla
dövüfltükleri spor, yumrukoyunu. Boks, daha eski Yunan’da bi-
linmekteydi. Bu spora, ilk kez, ‹.Ö. 648 dolaylar›nda yap›lan 23.
Olimpiyat Oyunlar›’nda yer verildi. Ancak ça¤dafl niteli¤ini ka-
zan›p belli kurallara ba¤lanmas› uzun sürdü. ‹lk olarak 1719’da
‹ngiliz James Figg’›n, ard›ndan 1743’te Jack Broughton’un ça-
balar›yla geliflerek büyük ilgi gören bir spor durumuna geldi ve
tüm dünyaya yay›ld›. Profesyonel boks karfl›laflmalar› üçer da-
kikal›k bölümler (raunt) hâlinde yap›l›r; rauntlar aras›nda birer
dakika dinlenilir. Amatör karfl›laflmalar ise, ikifler dakikadan
dört raunt üzerinden yap›l›r ve bafla kask giyilir; profesyonel
maçlarda raunt say›s› 6-15 aras›nda de¤iflir. Karfl›laflmalar, çev-
resi esnek iplerle çevrili 4,35 x 6 m. boyutlar›nda, yüksekçe bir
ring üzerinde yap›l›r. Maç s›ras›nda, yumruk yiyerek yere düflen
boksöre, yerden kalkmas› için hakem 10’a kadar sayar; bu say-
ma süresi içinde boksör yerden kalkamazsa yenik say›l›r (na-
kavt). Ayr›ca bir boksörün sa¤l›¤›n› tehlikeye düflürecek kadar
dayak yedi¤ini gören hakem, di¤er boksörü galip ilân edebilir