BOZKURT
118
boz bir renk al›r. Sonbaharda otsu bitkiler, yeniden sürmeye
bafllarsa da geliflemezler. Çok yerde tarlaya çevrilen ilk görünü-
münden uzaklafl›r. ‹ç Anadolu bozk›rlar›nda oldu¤u gibi, hay-
vanc›l›k ve afl›r› otlatma bozk›r› tüketir. Bozk›r, tar›m kaynaklar›
k›s›tl› bir do¤al bölge oluflturur. Verimin yetersizli¤i ve iklim ko-
flullar›n›n y›llara göre düzensiz de¤iflmesini karfl›lamak için,
bozk›rdan ancak genifl alanlarda tar›m yap›larak yararlan›l›r.
Avustralya ve Kalahari’deki bozk›rlarda küçük yerli topluluklar
göçebe yaflam› sürerler. Hayvanc›l›k en elveriflli geçim kaynak-
lar›d›r. Bozk›r›n ancak sulanabilen bölgelerinde tar›m yap›labi-
lir. Günümüzde, büyük bozk›rlar gübrelenerek, ça¤dafl tar›m
yöntemleri kullan›larak ifllenmekte ve bol verim al›nmaktad›r.
BOZKURT,
Göktürklerin atas› oldu¤una inan›lan mitolojik
simge. Orta Asya Türklerinde boz renkli kurt inanc›, ilkel totem-
cili¤in bir kal›nt›s›d›r. Hemen tüm Türk boylar› bir bozkurttan tü-
rediklerine inan›rlar. De¤iflik biçimleri bulunan bu inanc›n en
yayg›n olan›na göre tüm Göktürkler, bir sald›r›da öldürülürler,
yaln›z bir çocuk sa¤ kal›r; difli bir bozkurt onu büyütür ve ondan
gebe kal›r. Göktürkler, bu yar›s› insan, yar›s› kurt atadan türedik-
lerine inan›rlar. Türklerde kurt totemi, hem ola¤anüstü bir güç-
lülük, hem de tanr›l›k niteliklerini tafl›ma üzerine temellenir.
BOZKURT, Mahmut Esat
(1892 Kufladas›, 1943 ‹stan-
bul), hukukçu ve siyaset adam›. ‹stanbul Hukuk Fakültesi’nde
okudu. Fribourg Üniversitesi’nden Hukuk doktoru unvan›n› ald›
(1918). Yunanl›lar›n ‹zmir’i iflgali üzerine yurda döndü.
TBMM’nin birinci döneminde ‹zmir milletvekilli¤ine seçildi ve
ölümüne kadar hep bu ilden milletvekili oldu. Londra Konferan-
s›’na giden heyette görev ald›. 1922-1923 aras›nda iktisat ba-
kanl›¤›, 1924-1930 aras›nda da adalet bakanl›¤› yapt›. Türk Me-
denî Kanunu son bakanl›¤› zaman›nda kabul edildi. Türk band›-
ral› Bozkurt vapuruyla Frans›z band›ral› Lotus vapurunun Ada-
lar denizinde çarp›flmas› üzerine Türkiye ile Fransa aras›nda ç›-
kan uyuflmazl›kta Milletleraras› La Haye Adalet Divan›’nda Tür-
kiye’yi temsil etti. Ankara ve ‹stanbul Üniversitelerinde Türk
devrim tarihi dersleri verdi. Ankara Hukuk Fakültesi’nde devlet-
ler hukuku okuttu. Bafll›ca eserleri: Du Regime des Capitulation
Ottomanes (Osmanl› Kapitülasyonlar› Rejimine Dair, 1928),
Türk ‹htilâlinde Vatan Müdafaas› (1934), Devletleraras›
Hak(1940), Atatürk ‹htilâli (1940 ve 1967), Aksak Timur’un
Devlet Politikas› (1943).
BÖBREK,
boflalt›m sisteminin en önemli organ›. 10-12 cm.
uzunlu¤unda, 5-7 cm. kal›nl›¤›nda, fasulyeye benzeyen, her bi-
ri 150 gram a¤›rl›¤›nda iki organd›r. Vücudun arkas›nda, omur-
gan›n iki yan›nda, kar›n bofllu¤unun d›fl›nda yer al›rlar. Sa¤
böbrek, sol böbrekten biraz daha afla¤›da ve karaci¤erin alt›nda
bulunur. Böbrekler ya¤ dokusuyla çevrili olup ba¤dokusundan
oluflan bir kapsülle kapl›d›r. Her böbre¤in üst iç taraf›nda böb-
reküstü bezleri vard›r. Böbrek dokusu, kabuk bölgesi ve özek
bölgesi olmak üzere iki bölümden oluflur. Özek bölgesi Malpig-
hi piramitlerinden, kabuk bölgesiyse Ferrein piramitlerinden
yap›lm›flt›r. Her iki sistemin piramit tabanlar› birbirine karfl›d›r.
Bu biçimde piramitlerden oluflan böbrek dokusunun orta yerin-
de, büyük ve küçük çanaklarla böbrek havuzcu¤undan oluflan
genifl bir böbrek bofllu¤u bulunur. Böbreklerin görevleri, kan›n
asit-baz dengesini sabit tutmak, hidroelektrik dengeyi sa¤la-
mak, metabolizma sonucu oluflan baz› azotlu ve zehirli madde-
leri ve suyu idrar olarak d›flar› atmakt›r. Böbrekler, nefron denen
ve kan› süzme görevini üstlenmifl yaklafl›k bir milyon sidik bo-
rucu¤undan oluflurlar. Her nefron, glomerül ya da yumac›k ad›
verilen, k›lcal damar yuma¤›n› saran çift zarl› bir kapsülle bafl-
lar. Bu yumak ve kapsül biçimindeki yap›ya onu ilk tan›mlayan-
lar›n ad›yla Malphighi cismi veya Bowman kapsülü denir. Bow-
man kapsülünün devam› olan ince bir boru, önce k›vr›mlar ya-
parak böbrek kanatlar›n› oluflturur ve özek bölgeye do¤ru iler-
ler. Daha sonra Henle kavisi denen, U biçiminde bir k›vr›l›fl ya-
parak tekrar yukar›ya, kabuk bölgesine do¤ru ç›kar ve idrar top-
lama kanallar›na aç›l›r. Her toplay›c› kanala yaklafl›k on nefron-
dan gelen idrar boflal›r. Her böbrekte 50.000 kadar olan bu top-
lay›c› kanallar birleflerek, böbre¤in le¤en ya da çanak denen iç
bofllu¤una aç›l›rlar. Böbre¤in yapt›¤› idrar burada toplanarak id-
rar yoluyla mesaneye gönderilir. Böbrek yumac›klar›ndan gün-
de ortalama 180 litre kan geçerek süzülmektedir. Böbrek bozuk-
luk ve iltihaplar› (nefrit ve nefroz) çok tehlikeli hastal›klard›r. Ay-
r›ca böbreklerde tafl birikebilir. Bunlar kendili¤inden düflmez ya
da ç›kar›lmazsa, tehlikeli sonuçlar do¤urabilir. Böbrek kanser-
leri de ameliyat gerektirir. Böbrek yetersizli¤inde kanda üre ora-
n› yükselir (üremi). Bu, vücutta su metabolizmas›n› ve elektro-
litleri etkiler, solgunlu¤a, tansiyona yol açar ve üre komas›yla
sonuçlan›r. Baz› böbrek yetersizliklerinde diyaliz makinesine
ba¤lanan hastan›n kan› temizlenir.
BÖCEKLER,
eklembacakl›lar›n en kalabal›k s›n›f›
(‹nsec-
ta).
Üzeri kutikula ile örtülü vücutlar› halkalardan oluflmufl; bafl,
gö¤üs ve kar›n olmak üzere üç bölgeye ayr›lm›flt›r. Baflta, önde
çeflitli parçalardan oluflan ve böce¤in beslenme biçimine göre
flekillenmifl bir a¤›z, yanlarda birçok basit gözün birleflmesiyle
oluflmufl petekgözler, ço¤unlukla gözlerin önünde olmak üzere
de bir çift anten bulunur. Böce¤in cinsine göre çeflitli biçim alan
antenler, dokunmaya ve koku almaya yararlar. Toprak alt›nda ya-
flayan kimi türlerde göz yoktur. Kimi böcekler de dört gözlüdür.
Üç halkadan oluflmufl gö¤üs bölgesinde hareket etmeye yarayan
organlar (bacak ve kanatlar) bulunur. Bacaklar her halkada bir
çifttir. Görevlerine göre çeflitli biçimler ve adlar al›rlar; koflma,
yürüme, s›çrama, y›rtma, kazma, yüzme bacaklar› gibi. ‹ki çift
olan kanatlar, kanats›zböcekler d›fl›nda, böceklerin hemen hep-
sinde bulunur. Kimi böceklerin ön kanatlar›, k›nkanatl›larda ol-
du¤u gibi, sertleflip kal›nlaflarak kanat örtüsü biçimini alm›flt›r.
Bunun d›fl›nda kanatlar genellikle zar›ms›d›r ve böce¤in cinsine
göre belirli biçim ve özellikler tafl›rlar. Kar›n bölgesi 11 halkadan
oluflur. Kimi türlerde bu halkalar›n bir k›sm› kaynaflm›flt›r. Bö-
cekler yumurtayla ürer, genellikle baflkalafl›m geçirerek erginle-
flirler. Yumurtadan ç›kan hayvana “kurt” ad› verilir. Kurt evresi,
böceklerin beslenip büyüdükleri dönemdir. Kurtlar›n bir bafl ve
üç çift bacaklar› bulunur. Kimi kurtlarda bacaklar, hatta bafl da
bulunmayabilir. Pulkanatl›lardan kelebeklerin kurtlar›na ise “t›r-
t›l” denir. T›rt›llar 10-16 ayakl›d›r. Ayr›ca, 18-20 ayakl› olan “ya-
lanc› t›rt›l”lar vard›r (yaprak ar›lar›). Kurtlar deri de¤ifltirerek bü-