okul ansiklopedisi - page 150

ÇANKIRI
150
1932 y›l›na dek Atatürk’ün konutu olmufltur. ‹çinde onun kul-
land›¤› elbise dolaplar›, karyola, bilardo ve çal›flma masas›, ki-
taplar, çeflitli ev eflyalar› ve dost devletlerden gelen arma¤anla-
r›n bulundu¤u köflk, 1950’de müze durumuna getirildi. 1932’de
Cumhurbaflkanl›¤› için yeni bir köflk yap›ld›.
ÇANKIRI,
genifl bir bölümü Bat› Karadeniz Bölgesi’nde, kü-
çük bir bölümüyse ‹ç Anadolu’da kalan il. Kuzeyde Kastamonu,
do¤uda Çorum, güneyde K›r›kkale ve Ankara, bat›da da Zongul-
dak ve Bolu illeriyle komfludur. ‹l topraklar› Kuzey Anadolu da¤-
lar›n›n alçak olan bat› s›ralar› üzerinde yer al›r. Bu nedenle, K›z›-
l›rmak Vadisi’ne do¤ru alçalan güneydo¤u bölümü d›fl›nda, ge-
nellikle da¤l›k bir yöredir. Fakat bu da¤lar, Çank›r› ili toprakla-
r›nda daha çok do¤u-bat› do¤rultusunda uzanan akarsu vadile-
riyle kesilir. Bafll›calar›, Ulusu-Devrez oluklar›yla ayr›lm›fl olan
Bolu-Ilgaz s›ras›yla (kuzeyde) Köro¤lu s›ras›d›r (güneyde). ‹lin
bafll›ca ›rmaklar›ndan Devrez K›z›l›rmak’a, Ulusu-So¤anl› da Fil-
yos’a kar›fl›r. ‹l merkezi Çank›r›’da birbirine kar›flan Ac›çay ile
Tatl›çay da yine K›z›l›rmak havzas›na ba¤l›d›r. Bafll›ca yollar bu
vadi oluklar›n› izler; yerleflmelerin ço¤u da yine bu vadilerde
toplanm›flt›r. Çank›r› ili topraklar› ‹ç Anadolu ile Bat› Karadeniz
k›y›lar› aras›nda bir geçifl alan›d›r. Bu nedenle iklim, do¤al bitki
örtüsü ve kültür bitkileriyle bu özelli¤i yans›t›r. Kuzeyde orman,
güneyde bozk›r egemendir. Ya¤›fllar›n y›ll›k tutarlar› güneye do¤-
ru azal›r; s›cakl›k düfler ve yar› karasal bir nitelik kazan›r. Bu ke-
sim, tah›l›n bafl ürün hâline gelmesi ve özellikle tiftik keçisinin
bafll›ca yetiflme alanlar›ndan biri olmas›yla da ‹ç Anadolu koflul-
lar›n› daha belirli olarak tafl›r. Ekonomi tar›ma dayan›r. Bu¤day,
arpa, fi¤, patates, flekerpancar›, sebze ve meyve (elma, armut)
bafll›ca ürünleridir. Y›ll›k üretim miktarlar› Türkiye içinde dikkati
çekecek bir düzeyde de¤ildir. Madencilik ve endüstri bak›m›ndan
Türkiye’nin geri kalm›fl illerindendir. Kayatuzu, jips (alç›tafl›), lin-
yit ç›kar›l›r. Çank›r› yem ve süt ürünleri fabrikas›yla, Eskipazar
kereste fabrikas›, birkaç tabakhane ve çeltik fabrikas›, bafll›ca sa-
nayi kurulufllar›d›r. Irmak-Zonguldak demiryolu il merkezinden
geçer ve bu yolun 200 km.si il topraklar› içinde kal›r. En önemli
karayollar›; Ankara-Çank›r›-Kastamonu flosesiyle, Bolu-Tosya
flosesidir. Bu iki anayol birbirini Ilgaz’da keser. ‹l merkezi Çan-
k›r›, eski bir kalenin güneyinde, Ac›çay’la Tatl›çay kavfla¤›nda,
730-800 m yükseklikte kurulmufl ve il durumuna geldikten son-
ra, Tatl›çay’›n iki yakas›nda güneye do¤ru büyümüfltür.
ÇAP,
çemberin merkezden geçen kirifli. Çap, yar›çap›n iki ka-
t›d›r ve çap uzunlu¤u bilinen bir çemberin çevresi, bu uzunluk-
la “pi” say›s›n›n çarp›m›na eflittir.
ÇAPAN, Cevat
(1933 Dar›ca), yazar, çevirmen. Ortaö¤reni-
mini ‹ngiltere’de Cambridge Üniversitesi ‹ngiliz Edebiyat› Bölü-
mü’nde tamamlad› (1956). ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakül-
tesi ‹ngiliz Dili ve Edebiyat› Bölümü’nde asistan (1960), daha
sonra doçent ve profesör oldu (1975). ‹lk olarak Varl›k (1951),
Yeditepe, Seçilmifl Hikâyeler, Yücel (1952-1956) dergilerinde ç›-
kan fliirleriyle tan›nd›; bir süre Pazar Postas›’nda tiyatro elefltiri-
leri yazd› (1959). Dönem, fiiir Sanat›, Yeni Dergi, Papirüs, Yeni
Edebiyat, Milliyet-Sanat dergilerinde yay›mlanan baflar›l› çeviri-
leriyle tan›nd›. Yap›tlar›: “‹rlanda Tiyatrosu’nda Gerçekçilik”
(1966), “Destans› Öykü” (Seferis’ten çeviri, 1965), “Sappho” (çe-
viri, yüz fliir, 1966), “Çin’den Peru’ya” (1966), “Üç K›rm›z› Güver-
cin” (Seferis’ten çeviri, fliirler, 1971), “De¤iflen Tiyatro” (incele-
me, 1972), “Umars›z Penelope (Y. Ritsos’tan çeviri, 1974), “Ça¤-
dafl Yunan fiiiri Antolojisi” (1982), “Ça¤dafl ‹ngiliz fiiiri Antolo-
jisi” (1985), “Dön Güvercin Dön” (1986, Behçet Necatigil fiiir
Ödülü), “Do¤al Tarih” (1989), “Sevda Yaratan” (1994), “fiiir At-
las›” (7 cilt, 2000), “Deniz Ürperiyor Uzakta” (2003).
ÇAPANO⁄ULLARI,
18. yüzy›lda ve 19. yüzy›l bafllar›nda
Yozgat dolaylar›na yerleflmifl; Amasya, Kayseri, Tokat, Ankara
ve Ni¤de’yi egemenlikleri alt›na alm›fl ünlü ve etkili bir aile. ‹lk
bireyi Ömer A¤a olarak bilinen ailenin ad›, Yeni ‹l Voyvodal›¤›’n›
ele geçirdikten sonra duyuldu. Ömer A¤a’n›n o¤lu Ahmet Pafla
1728’lerde önemli bir voyvoda olarak göze çarpt›, daha sonra
halk› soydu¤u gerekçesiyle 1765’te öldürüldü. Sonralar› aile bi-
reylerinden Mustafa Bey ve Süleyman Bey, çeflitli görevlerde
bulundular. 1814 y›l›nda ailenin egemenli¤i son buldu. Ayn› ai-
leden olan Celal ve Edip beylerin Kurtulufl Savafl›’nda halk› Ku-
vay› Milliye’ye karfl› ayakland›rma çabalar› Çerkez Ethem’in yar-
d›m›yla bast›r›ld›.
ÇAPAR‹,
uzunca misinal›, alt bölümüne ortalama birer kar›fl
arayla olta i¤nesi ve i¤nelere yem izlenimi vermek amac›yla be-
yaz kufl tüyü tak›lan çok i¤neli bir olta. Gövdenin alt ucunda ol-
tay› suda gergin tutan ve afla¤› yukar› sallamay› sa¤layan bir is-
kandil kurflunu bulunur. Çapari, genellikle göçmen bal›klar›n
avlanmas›nda kullan›l›r.
ÇARKIFELEK,
çark›felekgillerden otsu ya da a¤açs› bir süs
bitkisi
(Passiflora caerulca).
‹ri, parlak, k›rm›z›, pembe
ya da erguvan renkli çiçekleri tekerle¤i and›r›r. Genellikle Ame-
rika’da tropikal bölgelerde yetiflir. Sar›ld›¤› için duvar diplerine
ekilir. Yapraklar›n›n kenarlar› düz ya da t›rt›kl› olabilir. F›r›ldak-
çiçe¤i de denir.
ÇARL‹STON,
I. Dünya Savafl›’ndan sonra, Afrika danslar›n-
dan esinlenerek, ayak ve diz hereketlerine a¤›rl›k veren, o tarih-
lerde Avrupa’da yayg›n bir duruma gelen dans türü. Modern
danslar›n kayna¤› olarak gösterilen çarliston, ilk olarak 1926’da
Paris’te Champs-Elysée Tiyatrosu’nda Josephine Baker taraf›n-
dan oynanm›flt›r.
ÇARMIH,
biri dikey, di¤eri yatay konulmufl iki tahtadan ku-
rulan haç biçiminde dara¤ac›. Romal›lar döneminde ölüm ceza-
s›na çarpt›r›lan suçlular çarm›ha gerilerek idam edilirlerdi. Suç-
lu, çarm›h›n dik dire¤ine ba¤lan›r; elleri, yatay olan dire¤in iki
yan›na, ayaklar›ysa dikey dire¤in alt›na çiviyle m›hlan›rd›. Tarih-
te bu biçimde idam edilen en önemli kifli, Romal›lar dönemin-
de ölüm cezas›na çarpt›r›lan ‹sa Peygamber’dir. Bu ceza 5. yüz-
y›ldan sonra kald›r›lm›flt›r. Ancak Hristiyanlar, ‹sa’n›n çarm›ha
geriliflini temsil eden haç›, dinlerinin sembolü olarak kullan-
maktad›rlar.
ÇARPAN,
çarpma iflleminde, çarp›lan›n kaç kez yinelenece-
¤ini gösteren say› ya da ifade. Örne¤in 3x7= 21 iflleminde 3 sa-
y›s›n› 7’nin, 7 say›s› da 3’ün çarpan›d›r.
1...,140,141,142,143,144,145,146,147,148,149 151,152,153,154,155,156,157,158,159,160,...672
Powered by FlippingBook