ED‹RNE
207
nellikle literatür sözcü¤ü kullan›lmaktad›r. Ayr›ca deyim olarak
edebiyat yapmak bir konuda gereksiz, bofl, süslü söz söylemek
anlam›na gelir.
EDGÜ, Ferit
(1936 ‹stanbul), öykü
yazar›. Güzel Sanatlar Akademisi son s›n›-
f›nda okurken Paris’e gitti (1958). ‹stan-
bul’da Manajans’ta metin yazarl›¤› yapt›.
Kendi kurdu¤u reklam flirketini yönetti.
Ada Yay›nevi’ni kurdu. Kaynak (1952-
1953), Yeni Ufuklar (1963), fiairler Yapra-
¤› (1954), Mavi’de (1954) ç›kan fliirleriyle
yaz›n dünyas›na giren Edgü, as›l Yeni
Ufuklar, Vatan sanat eki, Mavi, Pazar Pos-
tas›, Dost (1954-1959) dergilerinde yay›mlad›¤› öyküleriyle ta-
n›nd›. Ataç, Yeni Dergi, Eylem, Papirüs, Ant, Soyut, özellikle Ye-
ni Ufuklar dergilerinde ça¤dafl sanat sorunlar›na iliflin inceleme
yaz›lar›n›n, çevirilerinin yan› s›ra toplumsal konularda da yazd›
(1967-1971). Yap›tlar›: “Kaçk›nlar” (öyküler, 1959), “Bozgun”
(öyküler, 1962), “Av” (öyküler, 1968), “Kültür Emperyalizmi”
(Abidin Dino, Pertev Boratav, Güzin Dino, Abdel Malek’le birlik-
te düzenledi¤i bir oturumun notlar›, 1968), “Kimse” (roman,
1976), “O” (roman, 1977). “Bir Gemide” (öyküler, 1978, Sait Fa-
ik Hikâye Arma¤an›, 1979), “Ah Min-el Aflk” (fliirler, 1978),
“Ders Notlar›” (denemeler, 1979, TDK Deneme Ödülü), “Yazmak
Eylemi” (denemeler, 1980), “fiimdi Saat Kaç” (denemeler, 1983),
“O” adl› roman› Erden K›ral taraf›ndan “Hakkari’de Bir Mevsim”
ad›yla sinemaya uyarland›. Ve Berlin Film Festivali’nde 3 ödül al-
d› (1983). “Eylülün Gölgesinde Bir Yazd›” (1988) roman›yla Se-
dat Simavi Vakf› Ödülü’nü kazand›. Yazar›n bunlar›n d›fl›nda Abi-
din Dino, Yüksel Arslan, Bedri Rahmi, Eren Eyübo¤lu, Füreya,
Aliye Berger, Ergin ‹nan gibi sanatç›lar üzerine yay›mlanm›fl ki-
taplar› vard›r. “Devam” adl› kitab› 2001 y›l›nda yay›mlanm›flt›r.
ED‹RNE,
Türkiye’nin bat›s›nda, Trakya’da il ve bu ilin merke-
zi olan kent. Bulgaristan ve Yunanistan s›n›r›ndad›r. ‹l toprakla-
r› kuzeyde Bulgaristan s›n›r›ndan, güneyde Saros Körfezi k›y›s›-
na kadar, 40º30' ve 42º kuzey enlemleri ile 26º ve 27º do¤u boy-
lamlar› aras›nda ince, uzun bir flerit gibi uzan›r. Bat›s›nda Yuna-
nistan, kuzeyinde Bulgaristan, do¤usunda K›rklareli, Tekirda¤
ve Çanakkale illeri bulunur. Yüzey flekilleri bak›m›ndan Türki-
ye’nin en sade ve özellikle en alçak köflesidir. Kuzeydo¤uda,
Bulgaristan ve K›rklareli s›n›r› yak›nlar›nda Istrancalar’›n art›k
büsbütün alçalm›fl olan yamaçlar› ile güneyde Saros’un biraz
kuzeyinde Koru Da¤lar›’n›n (725 m) bat› uzant›lar› ilin da¤ ve te-
pelik kesimini oluflturur. Fakat burada da yükseklik birkaç yüz
metreyi geçmez. Arazinin geri kalan as›l büyük kesimi zemini
alüvyonla örtülü akarsu vadilerinden (Ergene, Meriç ve kollar›),
hafif dalgal› ve yüksekli¤i yine 100-200 m.yi geçmeyen yat›k ya-
maçl› ve yayvan vadilerle parçalanm›fl platolardan oluflur. Ege
k›y›lar›na hem yak›n, hem de aç›k oldu¤u hâlde, Edirne ilinde az
çok karasal bir iklim görülür (il merkezi, denizden yüksekli¤i
48-80 m, en s›cak ay ortalamas› 24.6º, en so¤uk ay ortalamas›
1.9º, y›ll›k ortalama ya¤›fl tutar› 599 mm). Ya¤›fl rejimi oldukça
düzenlidir; belirgin kurak mevsim yoktur. Bu iklim ve relief ko-
flullar› nedeniyle Edirne ilinde otsu bitkiler egemendir. Örne¤in
‹ç Anadolu’daki kadar kurakç›l, c›l›z de¤ildir (daha nemcil ve tar-
la tar›m› bak›m›ndan daha avantajl›). Orman azd›r (il topraklar›-
n›n % 10 kadar›). ‹lin ana akarsuyu, beslenme havzas› hemen
bütün Trakya’ya yay›lm›fl olan Ergene’dir. Ergene, Pehlivanköy
yak›n›nda Edirne ili topraklar›na girer ve ‹psala’n›n kuzeybat›s›n-
da Meriç’e kar›fl›r. Asl›nda bölgenin en önemli ›rma¤› Meriç’tir.
Fakat yukar› ve orta 盤›rlar›yla bir Bulgaristan ›rma¤› olan Me-
riç, Türkiye ve Yunanistan için bir s›n›r ›rma¤›d›r. Meriç ancak
Edirne yak›n›nda çok küçük bir yörede iki k›y›s›yla Türk toprak-
lar› içinde kal›r. Bulgaristan’›n Rodop bölgesinden do¤an, 盤›-
r›n›n k›sa bir kesimiyle Yunanistan’da akan Arda Irma¤›, Edirne
yak›n›nda Meriç’e kar›fl›r. Öteki önemli kol Tunca da Bulgaris-
tan’da do¤ar. Fakat Edirne’de Meriç’e kar›flmadan önce, il kuze-
yinde 60 km kadar Türkiye topraklar› içinde akar. Meriç ve Tun-
ca, Edirne’de k›fl›n ve ilkbaharda kabar›r. Bu kabarmalar baz› y›l-
lar tehlikeli bir düzeye ulafl›r ve kentin alçak kesimlerini sular al-
t›nda b›rakabilir. Böyle zamanlarda Meriç’in debisi 8.000 m
3
ü
bulabilir. Meriç, Enez’de Ege Denizi’ne dökülür. Trakya’n›n öteki
illerinde oldu¤u gibi, Edirne ili ekonomisi de büyük ölçüde tar›-
ma dayal›d›r. Yetifltirilen tar›msal ürünler, Anadolu topraklar›na
göre, daha çeflitlidir ve verim de, normal olarak daha yüksektir.
Bafll›calar›: Tah›l (bu¤day, pirinç, m›s›r), baklagiller (en çok fa-
sulye), endüstri bitkileri (flekerpancar›, ayçiçe¤i, kolza), çeflitli
meyve ve sebzeler (en çok üzüm, kavun-karpuz ve domates).
Hayvanc›l›k daha çok koyunculu¤a dayan›r. Ayr›ca tavukçuluk,
ar›c›l›k ve ipekböcekçili¤i yap›l›r. Son y›llarda k›rsal bölgelerde
kurulan baz› fabrikalara ra¤men, sütten yap›lm›fl besinler (özel-
likle beyazpeynir, kaflar) bitkisel ya¤lar, fleker, un ve çeltik, Edir-
ne ilinde âdeta geleneksel duruma gelmifl endüstri kollar›d›r. ‹l
merkezi Edirne, Tunca’n›n Meriç’le kar›flt›¤› yerde kurulmufl çok
eski bir kenttir. Edirne’nin en eski halk›, Traklar soyundan Od-
risler’dir. Odrislerin Meriç ve Tunca ›rmaklar›n›n birleflti¤i yerde
‹.Ö. 1200 y›llar›nda bir kent kurduklar› bilinmektedir. Odrisler-
den sonra yöreye egemen olan Makedonyal›lar döneminde kent,
Orestia diye an›lmaya baflland›. ‹.S. 2. yüzy›lda Roma ‹mparato-
ru Hadrianus, Orestia’ya kendi ad›n› koydu. Böylece Roma dev-
rinde kent, Hadrianopolis ya da Adrianopolis adlar›yla an›ld›.
Adrianopolis zamanla Adrianopel olarak de¤iflti. Kentin, Os-
manl› dönemi bafllar›nda Edrinabolu ve 16. yüzy›l bafllar›nda
Edirne olarak adland›r›ld›¤› görülür. 1363’te I. Murat taraf›ndan
Türk topraklar›na kat›lan Edirne, tarihimizde her zaman önemli
bir yer tutmufltur. Zapt›ndan, ‹stanbul’un al›nmas› tarihi olan
1453’e kadar, Osmanl› Devleti’nin Bursa ile birlikte ikinci bafl-
kentiydi. Hatta baflkentlik ödevi, ‹stanbul’un fethinden sonra da
tamamen sona ermemifltir. Türklerin bat›da Orta Avrupa’ya kadar
yay›lmalar› s›ras›nda Edirne büyük askerî seferlerin bafll›ca ha-
reket noktas› olmufltur. 18. yüzy›l›n bafllar›nda 350 bin kadar
tahmin edilen nüfusuyla Avrupa’n›n bafll›ca büyük kentlerinden
biriydi. Bir yandan savafllar ve düflman iflgalleri (1878’de Rus,
1913’te Bulgar, 1920’de Yunan; son kurtuluflu 25 Kas›m 1922),
öte yandan da il topraklar›n›n imparatorlu¤un y›k›lmas›yla çok
daralm›fl bulunmas› nedeniyle eski önemini büyük ölçüde yitir-
di. 1927’de 34 bine kadar düflmüfl olan nüfus (hatta 1945’te 29