okul ansiklopedisi - page 234

FAM‹LYA
234
dan kald›r›r, üçüncü bir kifli verilen sopa cezas›n› uygulard›. Fa-
lakayla cezaland›rma Cumhuriyet döneminde yasakland›.
FAM‹LYA,
çeflitli ortak karakterleri nedeniyle bir araya geti-
rilen cinslerin oluflturdu¤u topluluk (atgiller, uskumrugiller,
baklagiller gibi). S›n›fland›rmalarda tak›mlar›n alt›nda, cinslerin
üstünde yer al›r. Gerek duyuldu¤unda üstfamilyalarda toplan›r
ya da altfamilyalara ayr›l›r. Familya adlar› Türkçede genellikle
-giller tak›s›, bilimsel terminolojide ise zoolojide -idae
(Equ-
idae),
botanikte -aceae
(Ebenaceae)
tak›lar›n› al›r.
FANTAST‹K,
hayal ürünü, gerçekd›fl› olaylar›, kiflileri konu
edinen edebiyat ürünleri için kullan›l›r. Destanlar, fantastik ede-
biyat›n ilk örnekleri say›lmaktad›r. Eski Yunan ve Lâtin edebiyat-
lar›nda gördü¤ümüz epik türe giren yap›tlar da fantastik bir ni-
telik tafl›maktad›r. Toplumlar›n ve edebiyat›n geliflimine ba¤l›
olarak fantastik ürünlerin de çeflitli temler çevresinde çeflitlen-
di¤i görülür. Ütopik yap›tlar, korku tema’s›na dayal› öykü ve ro-
manlar, bilimkurgu ürünleri, fantastik edebiyat›n öz ve biçim
aç›s›ndan de¤ifliklik tafl›yan örnekleri aras›nda say›labilir. “Gül-
liver’in Gezileri” (Swift), “Yeni Atlantis” (Bacon), “Frankefltayn”
(Mary Shelley) gibi yap›tlarla Jules Verne, H. G. Wells, Edgar
Allan Poe’nun yap›tlar› türün en iyi örnekleridir.
FAO,
Birleflmifl Milletler’e ba¤l› bir uzmanl›k kurulu olarak
1945’te kurulmufl olan G›da ve Tar›m Örgütü’nün (Food and Ag-
riculture Organization) k›sa ad›. Merkezi Roma’dad›r. Dünyadaki
insanlar›n beslenme olanaklar›n› iyilefltirmeyi ve tar›m verimini
art›rmay› amaçlar; bu do¤rultuda çal›flan yönetimleri destekler.
Türkiye de, 1949 y›l›nda FAO’ya kat›lm›flt›r.
FARADAY, Michael
(1791 Newington Surrey-1867
Hampton/Court), ‹ngiliz fizik ve kimya bilgini. Çok k›sa bir ö¤re-
nim gördü. K›rtasiyeci ve ciltçi olarak çal›flt›. Özelllikle kimya ve
elektri¤e ilgi duydu. Laboratuvar flefi (1828) ve kimya profesörü
(1833) oldu. Bilimler Akademisi’nin sekiz yabanc› üyesi aras›na
girdi (1844). Taflkömürü katran›nda benzen buldu. Hemen tüm
gazlar›n s›v›laflt›r›lmalar›n› gerçeklefltirdi. Elektrik motorunun te-
mel ilkelerini ortaya koydu. Elektromagnetik indüksiyonu gerçek-
lefltirdi (1331). Elektri¤in korunumu ilkesini do¤rulad›. (1843).
Etkiyle elektriklenme kuram›n› ortaya koydu. Oyuk bir iletkenin
(Faraday kafesi) elektrik etkilerini perdeledi¤ini gösterdi.
FARMAKOLOJ‹,
ilâçlar›n kökenini, kimyasal özelliklerini,
niteliklerini ve kullan›l›fl yöntemlerini inceleyen bilim dal›. ‹lâç-
lar, kökenlerine (madensel, hayvansal, bitkisel); kimyasal yap›-
lar›na ve tedavideki etkinliklerine (antibiyotik, kalbi güçlendirici
vb.) göre s›n›fland›r›l›rlar.
FAS
(Ar.: Ma¤rib-ül-Aksan, Fr.: Maroc, ‹ng.: Morocco, ‹sp.:
Marruecos), Afrika’n›n kuzeybat› köflesinde, Akdeniz ile Atlas
Okyanusu aras›nda devlet. Kuzeyde Cebelitar›k Bo¤az› ve Akde-
niz, bat›da Atlas Okyanusu, do¤u ve güneyde Cezayir ve güney-
do¤uda Bat› Sahras› ile s›n›rlan›r. Bafll›ca kentleri aras›nda bafl-
kent Rabat (nüfusu 556.000, çevresiyle birlikte 705.000) Casab-
lanca, (Kazablanka, Ar.: Darülbeyde), Marakefl (Marrakefl), Fas,
Meknes, Vuflda, Safi, Tanca ve Tetuan say›labilir. Resmî dil
Arapçad›r. Halk›n %98’i Müslümand›r. Nüfusun ço¤unlu¤unu
Berberiler ve Araplar oluflturur. Yabanc›lar›n say›s› ba¤›ms›zl›k-
tan sonra azalm›flt›r. Atlas Okyanusu k›y›lar›nda yer alan alçak
ovalar d›fl›nda, Fas bir yüksek platolar ve da¤lar ülkesidir. Ku-
zeyde, Akdeniz’e paralel Rif Da¤lar›, bunlar›n güneyinde Taza
Çukurlu¤u, daha güneyde, aralar›nda yüksek platolar bulunan
Atlaslar’›n birkaç s›ras› (Orta Atlaslar, Yüksek Atlaslar ve Anti At-
laslar) yer al›r. Fas’›n en yüksek doru¤u olan Cebel Tubkal, Yük-
sek Atlaslar üzerindedir (4.165 m.). Osmanl› Devleti 16. yüzy›l›n
son yar›s›nda Fas’› egemenli¤i alt›na ald›. Ancak uzun zaman
elinde tutamad›. 17. yüzy›lda Fas’›n yüzölçümü 3.000.000 km
2
ve nüfusu 9 milyondu. Avrupa’da yaln›z befl devlet, Fas devleti-
nin nüfusundan fazla bir nüfusa sahipti. Ancak 19. yüzy›l›n ikin-
ci yar›s›nda Fas, Bat› Afrika’daki tüm sömürgelerini kaybetti. Fas
1956’da ba¤›ms›zl›¤›n› kazand›. Birleflmifl Milletler’in araflt›rma-
lar›na göre, Fas’ta toplam nüfusun 2/3’ünü oluflturan 7.000.000
kifli, mutlak yoksulluk s›n›r›n›n alt›nda yaflamaktad›r.
FASIL,
klasik Türk müzi¤inde ses ve saz sanatç›lar›n›n, bes-
teleri topluca icra etmelerine ve bu topluluklarda çal›nan yap›t-
lara denir. Her fas›l, bestelendi¤i makam›n ad›yla an›l›r (hicaz
fasl›, hüzzam fasl› vb.). Fasl› oluflturan yap›tlar da ayn› makam-
dan olur. Bir fas›l, s›ras›yla peflrev, kâr, beste, a¤›r semai, flark›,
yörük semai ve saz semaisinden oluflur. Buna “tam fas›l” ad› ve-
rilir. Peflrev ve sondaki saz semaisi, yaln›z çalg›lar taraf›ndan ic-
ra olunur. fiark›, fas›lda genellikle birden fazlad›r. Çeflitli saz ve
seslerin yer ald›¤› müzisyenler toplulu¤una “fas›l heyeti” denir.
FASULYE,
baklagillerden, sebze olarak kullan›lan, otsu, sa-
r›lgan bir bitki
(Phaseolus vulgaris).
Anayurdu Güney
Amerika’d›r. Il›man ve tropikal bölgelerde yetifltirilir. Bileflik yap-
rakl›d›r. Çiçek yap›s› tamd›r. Tohumlar› niflasta ve protein bak›-
m›ndan zengindir. Tohumlar› kuru, ham olarak kopar›lan meyve-
leri de yafl sebze olarak kullan›l›r. Familyan›n di¤er bitkileri gibi,
köklerinde yaflayan ve havan›n serbest azotunu kullanan bakteri-
ler nedeniyle do¤ada azot toplay›c› olarak rol oynar. S›r›k fasul-
yesi ve bodur fasulye olarak iki gruba ayr›l›r. Bafll›ca çeflitleri,
çal› fasulyesi, fleker fasulyesi, ayflekad›n fasulyesi ve ferasetsiz
fasulyedir. Türkiye’de 1980’de 300.000 ton fasulye üretildi.
FAfi‹ZM,
‹talya’da Mussolini taraf›ndan örgütlenen,
1922-1943 aras›nda iktidarda kalan, devlet s›n›rlar›n› genifllet-
1...,224,225,226,227,228,229,230,231,232,233 235,236,237,238,239,240,241,242,243,244,...672
Powered by FlippingBook