KARABÜK
366
kurdu (1924). F›rka’n›n kapat›lmas›ndan sonra 1938 y›l› sonuna
dek siyasetten uzak kald›. ‹stanbul milletvekili oldu ve 1946 y›-
l›nda Millet Meclisi baflkanl›¤›na seçildi. Bu görevdeyken öldü.
Askerlik ve savafl tarihi konusundaki yap›tlar› aras›nda en
önemlisi “‹stiklâl Harbimiz” (1933) adl› kitab›d›r.
KARABÜK
, Karadeniz Bölgesi’nin bat› kesiminde il. Bat›da
Zonguldak, kuzeyde Bart›n, do¤uda Kastamonu güneyde Çank›-
r› illeriyle çevrilidir. Karabük ‹li topraklar›n›n güneyini, Bolu
Da¤lar›’n›n do¤u uzant›lar› ile Demiroluk Da¤lar› engebelendirir.
‹l topraklar›n›n en yüksek noktas›, Demiroluk Da¤lar›’ndaki Kel-
tepe’dir (1.999 m.). Da¤lar s›k ormanlar ve zengin bir ormanal-
t› örtüsüyle kapl›d›r. Ormanlarda sar›çam, karaçam, göknar, ka-
y›n, ›hlamur, mefle ve gürgen a¤açlar› kar›fl›k topluluklar olufltu-
rur. Karabük ilinin en önemli akarsuyu Filyos Çay›’d›r. Filyos
Çay›, Karabük flehrinde do¤udan gelen Araç Çay›’yla birleflir.
Çeflitli kesimlerde farkl› adlarla an›lan Filyos Çay›, do¤u-bat›
do¤rultusunda akar ve il topraklar›nda Yenice Irma¤› ad›n› al›r.
Karabük flehrinin do¤usunda düz tabanl› genifl bir vadide akan
Filyos Çay›, flehrin bat›s›ndaki da¤l›k alanlar›, açt›¤› dik ve derin
vadilerle aflar. ‹l ekonomisinde sanayi a¤›rl›k tafl›r. 1939’da ifl-
letmeye aç›lan Karabük Demir-Çelik ‹flletmeleri (KDÇ‹), Türki-
ye’nin üç büyük demir-çelik tesisinden biridir. ‹lde de¤iflik dal-
larda üretim yapan birçok atölyeyi bar›nd›ran bir küçük sanayi
sitesi de vard›r. ‹malat sanayiinin il ekonomisindeki a¤›rl›¤›na
karfl›n, halk›n bir bölümü geçimini tar›msal üretimden sa¤lar. ‹l-
de baflta bu¤day, arpa, patates, elma ve armut olmak üzere çe-
flitli tar›msal ürünler yetifltirilir, s›¤›r ve koyun beslenir. Da¤l›k
alanlardaki köylerde ormanc›l›k önemli yer tutar.
KARACA
, çiftparmakl›lar›n geyikgiller familyas›ndan bir me-
meli (Capreolus capreolus). Avrupa ve Asya’da yaflar. Türki-
ye’de ise kuzey kesimdeki ormanl›k bölgelerde bulunur. Erkek
karaca (teke) ortalama 130 cm. boyunda, 75 cm. yüksekli¤inde,
20-25 kg. a¤›rl›¤›ndad›r. Diflisi erke¤inden daha zay›f yap›l›d›r.
Karacalar güzel görünüfllü, de¤erli av hayvanlar›d›r. Bacaklar›
uzun ve incedir. Postlar› yaz›n k›rm›z›mt›rak, k›fl›n ise gri renkte
olur. Yaln›z erkeklerinde bulunan boynuzlar üçer uçludur. Or-
manlarda aile hâlinde yaflar, otlarla, yaprakl› a¤açlar›n tomur-
cuklar› ve genç sürgünleriyle, tah›llarla, meyvelerle vb. madde-
lerle beslenirler. K›fl›n sürüler olufltururlar. Ömürleri ortalama
15-16 y›ld›r.
KARACAO⁄LAN
(1606, ?-1679, ?), halk flairi. fiiirlerin-
den, daha çok Orta Anadolu’da ve Toroslar ile Gâvur Da¤lar› yö-
relerinde yaflad›¤› anlafl›lmaktad›r. Do¤du¤u yer üzerinde çeflit-
li söylentiler vard›r. Kozan dolaylar›ndaki Kökçe (Gökçe) Köyü,
Çank›r›’n›n Mecitözü ilçesine ba¤l› Mamail Köyü, Erzurum çev-
releri ve Adana’n›n Bahçe ilçesine ba¤l› Farsak Köyü’nde do¤-
du¤u söylenir. fiiirlerinin dili, yaflad›¤›n› belirtti¤i çevrelere gö-
re Türkmen oldu¤u anlafl›lmaktad›r. fiiirlerini ar› Türkçe ile yaz-
m›fl, aruz ölçüsünü hiç kullanmam›flt›r. Öz ve biçim gibi fliirin
temel ögelerini birlefltirmede gösterdi¤i baflar› onu halk fliirimi-
zin en büyük ustalar› kat›na yüceltmifltir. De¤erlerinden bir fley
yitirmeden günümüze kadar gelen fliirleri, köyde kentte okun-
mufl, her yüzy›lda kendisinden sonra gelen flairler, ustal›klar›n-
dan yararlanm›fllard›r. Genellikle kulland›¤› 6 + 5, 4 + 4 ölçüle-
rinin bir örnek sesine s›¤›nmayan Karacao¤lan, dünyaya, do¤a-
ya, insanlara de¤iflik gözle bakmas›n› bilmifl, iflledi¤i temalar-
da, öteki halk flairleri gibi, s›n›rl› olsa bile yeni ögeler bulmufl-
tur. II. Meflrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerindeki kuflaklar›n
güçleri s›n›rl› (R›za Tevfik, Faruk Nafiz) flairleriyle birlikte Necip
Faz›l ve daha sonra Cahit Külebi, Orhan Veli gibi dilimize katk›-
lar› olan flairlere yeni birlefltirim olanaklar› kazand›rm›flt›r. Sa-
dettin Nüzhet, Prof. Köprülü vb. araflt›rmac›lar, sanat›, iliflkileri
üzerinde çeflitli araflt›rmalar yapm›fllar, Yaflar Kemal “Üç Ana-
dolu Efsanesi” (1967) kitab›nda yaflam›n›n öyküsünü yazm›flt›r.
KARAC‹⁄ER
, öd salg›laman›n yan› s›ra baflka birtak›m kar-
mafl›k ifllevleri de olan iç organ. Yaln›zca omurgal›larda bulu-
nur. Yumuflakçalarda da karaci¤er görevi yapan benzer bir or-
gan vard›r. Karaci¤er, insan vücudundaki salg›bezlerinin en bü-
yü¤üdür. Yaklafl›k a¤›rl›¤› 1,5 kg. kadard›r. Ayr›ca içinde
800-900 gram kan bulunur. Kar›n bofllu¤unun sa¤ taraf›nda ve
diyafram›n hemen alt›nda yer al›r. K›rm›z›ms› kahverengindedir.
Alt kaburga kafesi taraf›ndan korunur ve sa¤ akci¤erden diyaf-
ramla ayr›l›r. Yerinden oynamamas›n› sa¤layan, etraf›n› saran
kar›n zar›d›r. Karaci¤ere iki ayr› damar gelir. Karaci¤er atarda-
mar› oksijeni, kap›toplardamar›ysa ba¤›rsaklarda emilerek kana
kat›lan sindirim ürünlerini tafl›r. Karaci¤er, büyük bir sa¤ (kara-
ci¤er kap›s›) ve daha küçük bir sol lopa ayr›l›r. Bu loplar, atar-
damarlar›n, kap›toplardamarlar›n›n ve öd kanallar›n›n yer ald›¤›
parçalara ayr›lm›flt›r (lobüller). Karaci¤erin ifllevleri say›s›z de-
nebilecek kadar çoktur: Ba¤›rsaklardan gelen flekeri glikojene
dönüfltürmek, depo etmek, gerekti¤inde glikoza çevirmek, do-
kular›n glikoz gereksinmesini karfl›lamak, protein üretmek, ya¤
asitlerini dönüfltürmek; öd üretmek; kimi zararl› maddeleri sü-
zerek zarars›z hâle getirmek, kan hücrelerini tahrip etmek ve ye-
nilemek, demir depo etmek ve bunu alyuvarlar›n yap›m›nda kul-
lanmak vb.
KARADEN‹Z
(Rus.: Chernoe More, ‹ng.: Black Sea), Avrupa
ile Asya aras›nda iç deniz. Do¤u’da Gürcistan, kuzeyde Rusya,
güneyde Türkiye, bat›da Bulgaristan ve Romanya aras›nda kalan
Karadeniz’in yüzölçümü 424.000 km
2
dir. Do¤u (Poti)-bat› (Bur-
gay) aras› 1170 km.; kuzey (Sohum)-güney (Rize) aras› 225
km.dir. ‹stanbul ve Çanakkale bo¤azlar›yla, Marmara Denizi üze-
rinden Ege Denizi’ne ve Akdeniz’e ba¤lan›r. Jeolojide Sarmat ad›
verilen denizin bir parças›, kapal› bir iç denizken, Dördüncü Za-
man bafllar›nda, eski akarsu vadileri olan bo¤azlar›n ve Ege k›ta-
s›n›n sular alt›nda kalmas›yla Akdeniz’e ba¤land›. Kuzeydo¤u,
do¤u ve güney kesimleri derindir ve bu k›y›lardaki k›ta sahanl›k-
lar› çok dard›r. Bat›s›, özellikle kuzeybat›s› s›¤d›r, burada k›ta sa-
hanl›klar› oldukça genifltir (100 km
2
den çok). Maksimum derin-
li¤i, K›r›m-Kerempe Burnu aras›ndad›r (2243 m.). Ya¤›fll› ve yaz-
lar› oldukça serin bir bölgede bulunmas› ve birçok akarsuyla
beslenmesi (Bug, Dinyester, Dinyeper, Tuna, Riyon, Yeflil›rmak,
K›z›l›rmak, Sakarya vb.) nedeniyle tuzluluk derecesi düflüktür
(binde 10-20 aras›nda). Fazla sular›n› ‹stanbul Bo¤az›, Marmara
ve Çanakkale Bo¤az› üzerinden ve yüzeyden Akdeniz’e boflalt›r.