okul ansiklopedisi - page 374

KASTANYET
374
baz› geleneksel el sanatlar› d›fl›nda (örne¤in Tosya’da tela üre-
timi gibi), endüstri kurulufllar›n›n ço¤u kamu kesiminde topla-
n›r (pirinç yetiflen yerlerdeki çeltik fabrikalar› d›fl›nda; fleker fab-
rikas›, süt mamulleri fabrikas›, Cide Kereste ve Parke Fabrikas›,
Küre Bak›rl› Pirit ‹flletmesi gibi). Kastamonu ‹li’nin ekonomisi
tar›ma dayan›r. ‹lde tar›ma elveriflli alanlar oldukça s›n›rl› ol-
makla birlikte, Devrez Çay› ve Gök›rmak vadilerinde sulu tar›m
yap›l›r. En çok fleker pancar›, bu¤day, patates, m›s›r ve meyve
yetifltirilir. Hayvanc›l›k da ilin ekonomisinde önemli yer tutar.
Sanayisi de tar›ma dayanan Kastamonu’da Et ve Bal›k Kurumu
Kastamonu Kombinas›, Süt Endüstrisi Kurumu’nun Kastamonu
Süt ve Mamulleri ‹flletmesi ve bir fleker fabrikas› bulunur.
KASTANYET
, dansç›n›n iki elinin ikifler parma¤›na takarak,
dans›n ritmine göre çald›¤›, a¤açtan yap›lma çalpara. ‹spanyol-
lara özgü bir araçt›r. Dünyaya buradan yay›ld›. Dans d›fl›nda, or-
kestralarda ritm saz olarak da kullan›lmaktad›r. Do¤u danslar›n-
daki zilin a¤açtan yap›lm›fl› denebilir.
KAfiA⁄I
, hayvanlar› t›mar etmek için kullan›lan, sacdan ya-
p›lm›fl diflli alet. Aletin diflli yan› tarak gibi hayvan›n derisine
sürülerek, hem k›llar›n aras› temizlenir hem de derisi kafl›nm›fl
olur. ‹nsan›n kendi s›rt›n› kafl›mak için kulland›¤› uzun sapl›,
ucu el biçiminde, flimflirden, fildiflinden vb. yap›lm›fl alete de
kafla¤› denir.
KAfiALOT
, s›cak ve ›l›k denizlerde yaflayan balina türü, is-
permeçet balinas›, amberbal›¤›, adabal›¤› (Physeter catodon).
20-25 m. boyunda olup bir saat su alt›nda kalabilir (1.000 m.
derinli¤e inebilir). Vücudundan daha büyük olan bafl›n›n sinüs
boflluklar›ndaki s›v› ya¤ (ispermeçet), havayla karfl›lafl›nca mum
hâline gelir. Ayr›ca karn›ndan ç›kar›lan boz amber, parfümeri
sanayiinde kullan›l›r.
KAfiGARLI MAHMUT
(11. yüzy›l›n ikinci yar›s›), dil bil-
gini. Kâtip Çelebi’nin “Keflf-üz-Zünûn” adl› yap›t›nda Mahmut
bin Hüseyin bin Muhammet olarak ad› geçen ve Barsganl› oldu-
¤u belirtilen Kaflgarl› Mahmut’un yaflam› üzerine Kutadgu Bilig
yazar› Yusuf Has Hacib’in ça¤dafl› ve ‹slâm Türk Devleti’ni kuran
Karahanl›lar soyundan geldi¤inden baflka bir bilgi yoktur. “Di-
van-› Lugati’t Türk”, yazar›n›n anlatt›¤›na göre 25 Ocak 1072’de
Ba¤dat’ta yaz›lmaya baflland›; 10 fiubat 1074’te bitirildi. Abbasî
halifelerinden Muktedi Billah’a sundu¤u “Divan-› Lugati’t Türk”
, Türkçenin ilk sözlü¤ü, ilk dilbilgisi kitab› olarak kabul edilmek-
tedir. Araplara Türkçe ö¤retmek ve Türkçenin zengin bir dil dol-
du¤unu göstermek amac›yla yaz›lan bu sözlük Türk tarihi, co¤-
rafyas›, folkloru, mitolojisi ve halk edebiyat› üzerine çok de¤erli
bilgiler içermektedir. “Divan-› Lugati’t Türk”ü il kez Ali Emiri
Efendi bularak, dönemin Sadrazam› Talat Pafla’ya vermifl,
transkripsiyonu, okunufl tespitini Ahmet Cafero¤lu, çevirisini
Kilisli Rifat Bey yaparak, ilkin üç cilt olarak bas›lm›flt›r (1915-
1917). Cumhuriyet’ten sonra Besim Atalay çevirisiyse Türk Dil
Kurumu taraf›ndan (1939-1943) 5 cilt olarak yay›mlanm›flt›r.
KAfiIKÇI ELMASI,
Topkap› Saray› Hazine Dairesi’nde ser-
gilenen ünlü elmas. Bir kafl›kç›n›n, E¤rikap›’da yoksul bir köy-
lüden üç tahta kafl›k karfl›l›-
¤›nda alm›fl olmas›ndan
dolay›, elmas›n bu adla
an›ld›¤› söylenir. Söylen-
ceye göre, elmas› bir ku-
yumcu on akçeye sat›n al-
m›fl, elmas böylece ku-
yumcular çarfl›s›na düfl-
müfltür. Elmas›n varl›¤›n-
dan haberdar olan Padiflah
IV. Mehmet, bir fermanla
elmas› ald›r›p hazine dairesine koydurmufltur. Elmas 84 k›ratt›r.
KATARAKT
, göz merce¤inin saydaml›¤›n› yitirmesi ve do-
nuklaflmas›; perde. Do¤ufltan ya da bir kaza sonucu olabilece¤i
gibi, genellikle yafll›l›¤a ba¤l› olarak görülür. Bu son durum,
merce¤in dokular›n›n zamanla bozulmas›ndand›r. Kapsül zar›na
ba¤l› olarak da ortaya ç›kabilir. Hastalar görmenin zay›flad›¤›n-
dan, çift görmeden ve ›fl›¤›n çok gelmesinden yak›n›rlar. Kata-
rakt, diyabet ve albüminüri gibi zehirleyici hastal›klardan, ilti-
haplanmadan ileri gelebilir. Naftalin vb. maddeler de katarakta
yol açabilir. Sonunda körlü¤e neden olabilir. Tedavide ameliyat
etkili bir yöntemdir. Son zamanlarda özel gözlük camlar› kulla-
n›lmaya bafllanm›flt›r.
KATIR
, erkek eflekle difli at›n (k›srak) birleflmesinden do¤an
melez hayvan (Equus mulus). Daha çok ata benzer. Erkek kat›-
r›n her zaman k›s›r olmas›na karfl›l›k, diflisi çok seyrek olarak
do¤urabilir. Kuvvetli ve dayan›kl› bir hayvan oldu¤undan, da¤-
l›k bölgelerde a¤›r yük ve koflum hayvan› olarak kullan›l›r.
KATIRTIRNA⁄I
, baklagillerden, salk›m durumunda sar›
çiçekli bitki (Sportium junceum). Yapraklar› parlak gri, yeflil,
meyvesi bakla biçimindedir. Akdeniz çevresinde yetiflen maki
bitkisidir.
KÂT‹P ÇELEB‹
(1609 ‹stanbul - 1657 ‹stanbul), bilgin, ya-
zar. As›l ad› Mustafa’d›r. Do¤u ve Bat› kitaplar›nda kendisine
Hac› Kalfa, Hac› Halife de denilmektedir. On yedi yafl›ndayken
divan kalemlerinden birine girdi. Bir y›l sonra, silâhtar olan ba-
bas›yla birlikte Tercan (1624) ve Ba¤dat (1625) seferlerine ka-
t›ld›. Bu seferlerden döndükten sonra babas›n›n Musul’da ölme-
si üzerine ‹stanbul’a geldi (1628-1629). Ünlü bilginlerin ders-
lerine devam etmeye bafllad›. Daha sonra da ordunun güney se-
ferlerine kat›larak Ba¤dat (1631), Halep, Hicaz (1634) ve Re-
van’a (1635) gitti; gezdi¤i yerlerde bilgi ve görgüsünü art›rd›.
Kâtip Çelebi’nin kendisini tamamen ö¤renime ve araflt›rmaya
verifli, 1638’de yak›n akrabalar›ndan birinin ölümü üzerine, ufak
bir mirastan yararlanarak devlet hizmetinden ayr›l›fl›na rastlar.
Bu tarihten sonra, diledi¤i kitaplar› edinme ve medrese ö¤reni-
minden de daha genifl ölçüde yararlanma olana¤› buldu. Yafla-
d›¤› ça¤›n bilim anlay›fl›n›n dar s›n›rlar›nda kalmayarak, dünya-
n›n yuvarlak oldu¤una kan›tlar arayan ve Bat›’daki astronomi
araflt›rmalar› üzerine yaz›lan eserleri çeviren Kâtip Çelebi, döne-
minin koflullar›n› aflan bir bilim dünyas›n›n ilk yarat›c›lar›ndan
biri kabul edilir.
1...,364,365,366,367,368,369,370,371,372,373 375,376,377,378,379,380,381,382,383,384,...672
Powered by FlippingBook