okul ansiklopedisi - page 43

hâline geldi. Bir ara flenli¤e uluslararas› bir nitelik kazand›r›lma-
ya çal›fl›ld›ysa da düzenlemedeki aksakl›klar yüzünden vazgeçil-
di. 1979 y›l›nda flenli¤e kat›lan baz› filmler son anda yasakla-
n›nca tüm yar›flmac›lar filmlerini geri çektiler ve flenlik yar›da
kald›. 1980’de siyasal nedenlerle düzenlenmedi. 1985’e kadar
Antalya Belediyesi taraf›ndan gerçeklefltirilen “Alt›n Portakal”
film flenli¤i 1985’te Antalya Kültür ve Sanat Vakf›’na (AKSAV)
devredildi. Yar›flma sonunda en iyi üç film, en iyi yönetmen, se-
naryo yazar›, görüntü yönetmeni, film müzi¤i bestecisi, erkek ve
kad›n oyuncu, yard›mc› erkek ve kad›n oyuncu ve stüdyoya ödül
verilmektedir. Ayr›ca çeflitli para ödülleri de da¤›t›lmaktad›r. Ba-
z› y›llarda k›sa film dal›nda da ödül verilmifltir. 1969’da en iyi
film ve en iyi yönetmen, 1995 y›l›nda festivale K›sa Film ve Vi-
deo Festivali ad›yla bir bölüm eklenmifltir.
ANTALYA KÖRFEZ‹,
Anadolu’nun Akdeniz k›y›lar›nda
genifl, derin bir körfez. Bat›da K›rlang›ç (Kilidonya) Burnu ile
Anamur Burnu aras›nda kal›r. Bu iki burun aras›ndaki uzakl›k
yaklafl›k olarak 115 mildir.
ANTARKT‹KA
(Fr.: Antarctique, Antarctide, ‹ng.: Antartic),
Güney Kutbu bölgesini kaplayan k›ta. Yaklafl›k 13,5 (yak›n›nda
adalarla birlikte 14) milyon km 2 olan yüzölçümüyle dünyan›n dör-
düncü büyük k›tas›d›r. Fakat k›ta, tamamen kal›n bir buz örtüsüyle
kapl› oldu¤undan yerleflmeye elveriflli de¤ildir. Bu örtü buzulunun
(inlandsis) kal›nl›¤› kimi yerlerinde 4.000 m.’yi bulur. Buz örtüsü-
nün alt›nda kalan kara da zaten yüksek bir platodur. Buz örtüsünü
delen baz› volkanik doruklar 3-4 bin m.’yi aflarlar. Antarktika, da-
ire biçiminde bir k›tad›r. Ancak iki derin körfez, bir iç deniz hâlin-
de k›tan›n içine sokulur (Ross ve Weddell denizleri). ‹klim, kuzey
kutbu bölgesine göre çok daha serttir (güney kutbu noktas› deniz
yüzünden 2.765 m. yüksekliktedir). En so¤uk ay›n ortalamas› ku-
tup çevresinde -51ºC. Bitki örtüsü hemen hemen yoktur. K›y› böl-
gelerinde birkaç tür hayvan yaflar. Bugün Antarktika üzerinde hak
iddias›nda bulunan devletler, öteki karalardan genifl okyanus yü-
zeyleriyle ayr›lm›fl bulunan bu buzlu k›tan›n keflfinde rol oynam›fl
olanlard›r. Bu devletler aras›ndaki son antlaflmaya 1959 Washing-
ton Konferans›’nda var›lm›flt›r. Arjantin, Avustralya, Belçika, fiili,
Fransa, Japonya, Yeni Zelanda, Norveç, Güney Afrika, ‹ngiltere,
ABD ve Sovyetler Birli¤i’nin kat›ld›¤› bu konferans›n kararlar› özet-
le flöyledir: Bölgede her türlü arazi istekleri kald›r›lacakt›r. Fakat k›-
ta her türlü bilimsel araflt›rmalara aç›kt›r (Bu amaçla çeflitli ulusla-
ra ait 40 kadar inceleme istasyonu kurulmufltur). Ancak nükleer
denemeler dahil, hiçbir askerî amaç için kullan›lmayacak, bunun
için de ortak bir denetim sistemi kurulacakt›r. Bu antlaflmalar 60º
güney paralelinin güneyinde kalan topraklar için de geçerlidir.
ANTEP CEPHES‹,
Türk ‹stiklâl Savafl›’nda kurulan
millî cephelerin en önemlilerinden biri. Antep, 1919 y›l›
Ocak ay›nda ‹ngilizler taraf›ndan iflgal edildi; Ekim 1919’da
da Frans›zlar’a devredildi.Türk polisi ve jandarmas›n›n,
Frans›z subaylar›n›n kumandas›na verilmesi, Frans›zlar›n
Ermeniler’i teflkilâtland›rmalar› ve fl›martmalar›, her cuma
günü Akyol Camii’ne çekilmesi mutat olan bayra¤›n çekil-
mesini önlemeleri ve çarflafl› Türk kad›nlar›na sald›r›fllar›,
annesini kurtarmak isteyen on iki yafl›ndaki bir Türk çocu-
¤unun flehit edilmesi halk› galeyana getirdi. Antep’te önce
Cemiyet-i ‹slâmiye adl› bir mukavemet cemiyeti kuruldu. Si-
vas Kongresi’nden sonra da Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i
Hukuk Cemiyeti’nin bir flubesi aç›ld›. Bu iki cemiyet el ele
vererek çal›flmaya bafllad›lar. Teflkilât köylere kadar yay›la-
rak eli silâh tutan her Türk genci Antep’te harekete geçti.
Bunun üzerine Frans›zlar Kilis’ten Antep’e takviye kuvvetle-
r getirmek istediler; bu teflebbüse, “fiahin” takma ad›yla ta-
n›nan genç te¤men Sait Bey karfl› koydu. Köprüleri ve telg-
raf hatlar›n› tahrip etti. 7 fiubat 1920’de K›z›lburun mevkiin-
de Frans›zlar’› bozguna u¤ratt›. 24 Martta Frans›zlar, toplar
ve makineli tüfeklerle taarruz ettiler. fiahin Bey, tek bafl›na
kal›ncaya kadar dövüfltü ve flehit düfltü. Bu durum halk›
büsbütün coflturdu. 31 Mart 1920’de Mustafa Kemal’in em-
riyle K›l›ç Ali Bey, Antep’e gelerek Kuvay› Milliye’nin bafl›na
geçti. 1 Nisan 1920’de Antep flehri, Frans›z istilâs›na karfl›
tam bir cephe meydana getirdi. Frans›zlar çok üstün kuvvet-
lerle sald›rd›klar› hâlde Antep’e giremediler. Kanl› savafllar
oldu. Antep hiçbir taraftan takviye alma imkân› bulamad› ve
nihayet 9 flubat 1921’de düfltü. Türkiye Büyük Millet Mecli-
si, gazi, flehit ve kahramanlar diyar› Antep’e
“Gazi”
unvan›n›
verdi.
ANTEPFISTI⁄I,
antepf›st›¤›gillerden, Türkiye’de Gazi-
antep, Urfa, Kahramanmarafl, Ad›yaman ve Siirt illerinde ye-
tifltirilen bir a¤aç ve bu a¤ac›n yemifli
(Pistacia vera).
Eskiden flamf›st›¤› da denilen antepf›st›¤›n›n kavrulmuflu
çerez olarak tüketilir ve tatl›c›l›kta kullan›l›r. Kuru olarak
uzun süre saklanabilir. Türkiye’de 1980 y›l›nda 28.100.000
a¤açtan 7.500 ton ürün al›nm›flt›r.
ANT‹B‹YOT‹K,
mikroplar›n geliflmesini önleyen mad-
de. Alexander Fleming taraf›ndan 1928’de Penicillium nota-
tum ad›ndaki bir peynir küfünden ve penisilin ad› verilerek
üretilen ilk antibiyotikten sonra, 1935’te Dumagk taraf›ndan
sulfonamidler ve daha sonralar› birçok antibiyotik bulundu.
Hastal›k yapan mikroplara karfl› etkili olan bu biyolojik
maddelerin yap›lar›n› inceleyerek formüllerini bulan kimya-
gerler onlar› sentetik olarak bol miktarda üretmeyi ve tedavi
alan›na sokmay› baflard›lar. Antibiyotikler, bakterileri çeflitli
yollardan hasara u¤rat›p zay›flatt›ktan sonra ya üremelerini
durdurarak etkisiz k›larlar ya da onlar› tamamen öldürerek
ortadan kald›r›rlar. Antibiyotiklerin etkiledikleri mikroorga-
nizmalar›n az ya da çok çeflitli olufllar›na göre, de¤iflen etki
alanlar› vard›r. Bu etki, zamanla mikrobun al›flmas›yla aza-
labilir. Direnç bazen streptomisin ve tüberküloz basilinde
oldu¤u gibi h›zl›, bazen de yavafl yavafl geliflir (penisilin ve
stafilokok). Antibiyotik say›s› pek çoktur. Yaln›z on befl-yir-
mi tanesi sanayide haz›rlan›r: Penisilin, streptomisin, klor-
tetrasiklin, tirotrisin, eritromisin vb. Yirmi y›la yak›n zaman-
dan beri sentez yoluyla elde edilmifl yeni antibiyotikler bu-
lunmufltur. Bunlardan en önemlileri amfoterisin B, sefalos-
porinler, kolistin, framisetin, fusidin, gentamisin, linkomi-
sin, rifamisin, ristosetin gibi antibiyotiklerdir. Tüm bu anti-
ANT‹B‹YOT‹K
43
1...,33,34,35,36,37,38,39,40,41,42 44,45,46,47,48,49,50,51,52,53,...672
Powered by FlippingBook