okul ansiklopedisi - page 443

MANTAR ZEH‹RLENMES‹
443
raz daha so¤uktur. Örne¤in il merkezi Manisa’da en so¤uk ay›n
ortalamas› 6,8, en s›cak ay›nki ise 27,8 derecedir. 736 mm. olan
y›ll›k ya¤›fllar›n yar›dan biraz fazlas› k›fl mevsimine düfler; yaz
belirgin olarak kurakt›r. Y›ll›k ya¤›fllar›n % 3’ü yaz›n düfler. Bu
tipik Akdeniz iklimi, ilin do¤usuna do¤ru yavafl yavafl bozulur.
‹çbat› Anadolu’nun daha da do¤usunda kalan Uflak ve Afyonka-
rahisar illerindeki kadar olmamakla birlikte ‹ç Anadolu koflulla-
r› bu yörede de az çok kendini belli etmeye bafllar. Manisa ili
Gediz’in beslenme havzas› içinde kal›r. Fakat Gediz d›fl›ndaki
sular küçüktür, yaz mevsiminde hemen hemen bofl yataklar hâ-
line dönüflürler. Alan› 34 km
2
olan Marmara ile, Gediz üzerin-
deki Demirköprü Baraj› (alan› 47 km
2
) ilin iki gölünü oluflturur.
1925’te il merkezi hâline getirilen eski Saruhan sanca¤›, Mani-
sa ili nüfusu, 1927’de 372.000’den 1980’de 941.941’e, 1997’de
ise 1.226.559’a ulaflm›flt›r. Nüfusun dikkati çeken bir yan›, sa-
nayileflmifl bir il olmad›¤› hâlde, kentleflmenin oldukça geliflmifl
bulunmas›d›r. ‹lçelerinin önemli bir bölümü oldukça kalabal›k,
hatta baz›lar› birçok il merkezinden daha da nüfuslu merkezler-
dir. (Örne¤in Akhisar, Salihli, Turgutlu, Alaflehir ve Soma). Bu
durum, ad› geçen ilçelerin çeflitli ve ço¤u d›fl ülkelere ihracata
yönelik tar›m ürünleri yetifltiren bitek bir ovan›n ticaret pazarla-
r› olmas›ndan ileri gelir. Ege Bölgesi’nin öteki illerine göre
önemli sanayi kurulufllar› azd›r. Kurulmufl olanlar›n ço¤u da ya
geleneksel el sanatlar›ndan (özellikle Kula, Gördes, Demirci gi-
bi ilçelerde hal›c›l›k, seccadecilik gibi), ya da il ve ilçe merkez-
lerinde bulunan konserve, bitkisel ya¤ (özellikle zeytinya¤›), sa-
bun, tabakhane, deterjan, kiremit, yem imalathanesi, meyve am-
balajlamas› gibi küçük kurulufllardan meydana gelir. Ancak es-
kiden yaln›zca tar›ma dayal› olan sanayinin çeflitlenmesinde ve
geliflmesinde 1970’te aç›lan Manisa Organize Sanayi Bölge-
si’nin önemli katk›s› olmufltur. Manisa’n›n ilçelerinde de baz›
sanayi tesisleri vard›r. Özel ve kamu kesimlerindeki bafll›ca sa-
nayi kurulufllar› un, irmik, makarna, bisküvi, bitkisel ya¤, mey-
ve suyu, salça, bal›k konservesi, sebze ve meyve konservesi,
flarap, sigara, yem, pamuk ve yün ipli¤i, ç›rç›r, kumafl, haz›r gi-
yim, tar›m alet ve makineleri, döküm, yükleyici, oto yedek par-
ças›, akü, elektrik motoru, metal eflya, kimyasal ürünler, prefab-
rik konut, tu¤la ve kiremit, beton direk, ambalaj malzemesi, çu-
val, teneke kutu ve mobilya üretimi yapan fabrikalard›r. Yayg›n-
l›¤›n› sürdüren küçük sanayi iflletmelerine daha çok metal eflya,
dokumac›l›k, orman ürünleri ve g›da mallar› alan›nda rastlan›r.
Yeralt› kaynaklar› içinde Soma linyitleri Türkiye ölçüsünde
önemlidir.
MANOLYA,
manolyagillerden, yapraklar› almafl›k, iri ve par-
lak yeflil renkte bir süs a¤ac› ve bunun iri, beyaz ya da eflâtun
renkli güzel çiçe¤i
(Magnolia).
Amerika ve Asya’da 35 kadar
türü yetiflir. Ad›n›, botanikçi Pierre Magnol’un ad›ndan al›r.
MANS‹YON,
herhangi bir yar›flmada, ödüle yeterli görülme-
di¤i hâlde, an›lmaya de¤er bulunan bir kifli ya da yap›ta verilen
derece.
MANfi TÜNEL‹,
Fransa’daki Calais ile ‹ngiltere’deki Fol-
kestone’u birbirine ba¤layan 49,6 km. uzunlu¤unda demiryolu
tüneli; 37,3 km’si deniz alt›ndad›r. En alçak noktas›, deniz yüze-
yinin yaklafl›k 110 m. alt›ndad›r. Bir yüzy›l süren tart›flmalardan
ve sonuçsuz kalan giriflimlerden sonra, 1981’de yeniden tart›fl-
malara konu olan proje, 1986’da, iki hatl› bir demiryolu tüneli
biçiminde yeniden ele al›nd›. Ba¤lant›, Aral›k 1990’da gerçek-
leflti. Tünel, 1993’te hizmete aç›ld›.
MANTAR,
baz› a¤açlar›n, özellikle mantar meflesinin kabu-
¤undan ç›kar›lan ve çeflitli yerlerde kullan›lan, kal›n, hafif ve su-
geçirmez madde. Mantar, yafll› kök ve gövdeleri saran koruyu-
cu bir dokudur. Oluflumunu kabu¤un alt›nda bulunan büyüt-
kendoku tabakas› (fellogen) sa¤lar. Mantar hücreleri, çeperleri
mantarözü maddesiyle kal›nlaflm›fl, içleri bofl, ölü hücrelerdir.
Mantar tabakas›n›n kal›nl›¤› a¤ac›n cinsine göre de¤iflir. Ölü
hücrelerden olufltu¤undan, a¤aç gövdesi kal›nlafl›rken çatlay›p
parçalan›r. Bu parçalar ya zamanla dökülür ya da a¤ac›n üstün-
de kalarak kal›n bir kabuk olufltururlar.
MANTAR ZEH‹RLENMES‹,
zehirli mantarlar›n yenme-
siyle ortaya ç›kan durum. Zehirlenmeye yol açan mantarlar›n bir
bölümü Amanita cinsindendir. Bunlardan özellikle Amanita fal-
loides mantar›ndan ileri gelen zehirlenme %50 ölümle sonuç-
lan›r. Bu cinsten baflka Boletus, Agaricus vb. cinslerden man-
tarlar da zehirlidir. Mantar zehirlenmesi, genellikle mantar›n
yenmesinden sonra, 1-2 saat içinde, uyuflukluk, bilinç kayb›,
kar›n a¤r›s›, kusma, ishal gibi belirtilerle ortaya ç›kar. Belirtiler
mantar›n cinsine göre de¤ifliklikler gösterir. Mantar zehirlenme-
lerinde mide y›kama, ba¤›rsak temizleme gibi yöntemler uygu-
lan›r, daha a¤›r durumlarda ilâçla tedavi edilir.
MANTAR-
LAR,
gerçek kök, gövde ve yapraklar› olmayan, misel denilen
ipliksi hücre gruplar› sisteminden oluflmufl, klorofilsiz ilkel bit-
kisel organizmalar filumuna (
Fungi
) giren bitkiler. Genel ola-
rak renksizdirler. Ço¤unlu¤u tatl› sularda ve karalarda, az bir
k›sm›ysa denizde yaflar. Hem efleyli, hem de efleysiz yolla üre-
yebilirler. Büyük bir bölümü asalakt›r. Bununla beraber maya-
lanmay› sa¤layan ya da antibiyotik veren yararl› türleri de var-
d›r. Bitki ve hayvanlar üzerinde asalak yaflayan mantarlar›n için-
de çok küçükleri oldu¤u gibi çok büyük ve yüksek yap›l›lar› da
vard›r. Bu sonuncular içinde yenen mantarlar da bulunur. Zehir-
li türleri de bulunan böyle yüksek yap›l› mantarlar›n birbirinden
ayr›lmas› ve tan›nmas›, beslenme ve insan sa¤l›¤› aç›s›ndan
önemlidir. Yüksek yap›l› mantarlar›n kimilerinde üreme organ›
toprak üstünde, ço¤u zaman göz al›c› renkli ve etli; kimilerin-
deyse toprak alt›nda, yumru biçimindedir. Mantarlar›n yenen
k›sm› bu üreme organlar›d›r. Karada yaflayan yüksek yap›l› man-
1...,433,434,435,436,437,438,439,440,441,442 444,445,446,447,448,449,450,451,452,453,...672
Powered by FlippingBook