okul ansiklopedisi - page 537

PETROL
537
ve Simon Bolivar’›n 1821-1824 ayaklanmas›ndan sonra ba¤›m-
s›z yeni bir devlet oldu. I. Dünya Savafl› ertesinde ABD etkisine
giren Peru’da, 1919-1930 aras›nda cumhurbaflkanl›¤› yapan
Bernardo Leguia, ulusal ve halkç› bir politika izlemeye çal›flt›.
1929 ekonomik bunal›m›ndan büyük çapta etkilenen Peru’da,
1948 y›l›ndaki askerî darbeyle yeni bir siyasî dönem bafllad›.
Birbirini izleyen demokrasi denemeleri ve askerî darbelerden
sonra, 1980 Haziran›’nda yap›lan seçimler sonucu, 1968 askerî
darbesiyle görevden al›nm›fl olan Fernando Belaunde Terry ye-
niden cumhurbaflkan› seçildi. 1970 y›llar›nda bafllayan ekono-
mik bunal›m Belaunde döneminde de sürdü; enflasyon ola¤a-
nüstü boyutlara ulaflt›. Öte yandan Maocu e¤ilimli Sendero Lu-
minoso ile Tupac Amaru Devrimci Hareketi’nin gerilla eylemle-
ri, kaynaklar› daha da zorlayarak ekonomiyi çöküfl noktas›na ge-
tirdi. Bu ortamda 1985’te baflkan seçilen Alan Garcia Perez, ilk
ifl olarak d›fl borç ödemelerini ihracat gelirlerinin %10’uyla s›-
n›rlama yoluna gitti. IMF buna tepki olarak kredileri k›st›. Derin-
leflen malî bunal›m karfl›s›nda 1987’de bankalar devletlefltirildi.
1988’de bunal›m tekrar baflgösterdi. S›k s›k hükümet de¤iflti. Bu
hükümetler de toplumsal ve ekonomik güçlüklerin üstesinden
gelmeyi sa¤layacak düzenlemeleri yapamad›. Sorunlar›n çözü-
lememesi, Baflkan Alan Garcia’n›n yayg›n halk deste¤ini yitir-
mesine yol açt›. 11 Haziran 1990’da yap›lan devlet baflkanl›¤›
seçimlerini Japon as›ll› “merkez sol” bir politikadan yana oldu-
¤unu aç›klayan Alberto Fujimori kazand›. Fujimori, Maocular’a
ve ekonomik bunal›ma karfl› daha iyi mücadele edebilmek ama-
c›yla parlamentoyu feshetti ve anayasal güvenceleri ask›ya ald›
(1992). 1993’te referandum yoluyla yeni bir anayasa kabul edil-
di. 1995’te yeniden seçilen Fujimori’nin politikas›, uluslararas›
alanda elefltirilere yol açmaktad›r.
PETK‹M,
Petrokimya Anonim fiirketi’nin k›salt›lm›fl ad›. 3 Ni-
san 1964 tarihinde Türkiye Petrolleri A.O. taraf›ndan kuruldu.
Amac› petrokimya maddeleri üretmektir. ‹lk kurulufl sermayesi
700 milyon TL olup hisselerinin %55’i Türkiye Petrolleri
A.O.’ya, %25’i TC Emekli Sand›¤›’na ve %20’si de Ordu Yar-
d›mlaflma Kurumu’na aittir. Kocaeli ilinde Yar›mca’da kurulma-
ya bafllanan tesislerinden befli 1970’ten sonra faaliyete geçti.
Daha sonra sermaye art›r›m›na gidilerek ortaklar› aras›na Hazi-
ne de girdi. Yar›mca’daki ünitelerinde flunlar üretilir: “Etilen
ünitesi”: etilen, propilen, bütan, yüksek oktanl› benzin, fuel-oil;
“Polietilen ünitesi”: granül, kompaund, masterbatch ve toz po-
lietilen; “Klor ünitesi”: klor ve sudkostik; “Vinilklorür monomer
ünitesi”; “Polivinilklorür (PVC) ünitesi”. Tesislerin geniflletil-
mesi ve Alia¤a Rafinerisi yak›n›nda 2. Petkim ünitelerinin kurul-
mas› sürmektedir. PETK‹M, Ekim 1987’de özellefltirme kapsa-
m›na al›nm›fl, Nisan 1988’de de holding statüsünü kazanm›flt›r.
Daha önce merkezi Ankara’da bulunan PETK‹M’in holding mer-
kezi bugün Alia¤a’dad›r.
PETROK‹MYA,
petrol ya da do¤al gazdan tamamen ya da
k›smen türetilen kimyasal maddeler ile ilgilenen teknik, sanayi
dal›. 1920-1925 y›llar›nda petrolün kraking art›klar›n›n de¤er-
lendirilmesi, petrokimyay› do¤urdu. II. Dünya Savafl› s›ras›nda
patlay›c› madde ve sentetiklere duyulan ihtiyaç bu sanayi dal›n›
gelifltirdi. Petrokimyada uygulanan yöntemler, bafllang›ç mad-
desinin cinsine göre üç büyük gruba ayr›l›r: “alifatik”, “aroma-
tik” ve “inorganik”. Alifatik petrokimyan›n en önemli maddesi
“etilen”dir. Buhar kraking yöntemiyle elde edilen etilenden s›ra-
s›yla etilen oksit, etilen aminler, etilen glikoller, deterjanlar, ak-
rilikler, polyesterler, etil alkol, etil klorür, vinil klorür ve PVC ya-
p›l›r. Bu yöntemin öteki önemli maddesi olan propilenden,
“izopropil alkol, gliserin, patlay›c›lar, selofan, tekstil hammad-
deleri ve akrolein elde edilir. Bunlar›n yan› s›ra bütilen ve aseti-
len petrokimyas›nda sunî kauçuk hammaddesinden vinil aseta-
ta kadar çeflitli ürünler al›n›r. Aromatik, petrokimyan›n en önem-
li ürünü olan benzenden polistiren, fenol türevleri, anilinli bo-
yarmaddeler, böcek zehirleri, yap›flkanlar, reçineler vb. elde
edilir. Yüksek aromatiklerden ortoksilenden dakron ve tergal gi-
bi sunî elyaf üretilir. Nihayet naftalinden ve a¤›r aromatiklerden
laklar, vernikler, böcek zehirleri vb. maddelerin sentezinde ya-
rarlan›l›r. ‹norganik petrokimyan›n en önemli ürünlerinin bafl›n-
da kükürt, karbon siyah›, hidrojen peroksit ve amonyak gelir.
PETROL,
do¤al olarak bulunan hidrokarbonlar kar›fl›m›. Ge-
nellikle s›v› hâlde “ham petrol” olarak bulunur. Kimi zaman do-
¤al gaz da bu terimin kapsam›na al›n›r. Petrolün organik art›k-
lardan olufltu¤u san›lmaktad›r. Bu art›klar esas olarak oksitlen-
meye elveriflsiz tuzlu su (deniz) koflullar›nda ince taneli tortula-
ra k›sa sürede gömülen planktonlar ve basit bitkilerdir. Gömül-
meyi izleyen biyolojik bozunmadan sonra s›cakl›k ve bas›nç ar-
t›fl› krakinge yol açarak petrolün oluflmas›n› sa¤lar. Petrole kay-
nakl›k eden kayac›n ince taneli oluflundan ötürü petrol ve su,
yavafl yavafl s›zarak gözenekli rezervuar kayaçlara (bafll›ca kum-
tafl› ya da kireçtafl›) göç eder. Daha sonra rezervuar içinde ikin-
ci bir göç meydana gelir ve petrol genellikle geçirgen olmayan
tabakalarca örtülü bir havuz içinde birikir. Petrol kimi zaman
yeryüzüne s›zar. Eski zamanlarda, örne¤in Mezopotamya uygar-
l›klar›nda bu tür petrolün kullan›ld›¤› bilinmektedir. ‹lk petrol
kuyusu ABD’de aç›lm›flt›r (1859). Böylece bafllayan petrol sana-
yii h›zla ilerlemifl ve günümüzde dünya çap›nda tüketilen ener-
jinin yar›s› petrolden sa¤lan›r olmufltur. Petrol, petrokimya sa-
nayiinin de hammadde kayna¤›d›r. Ça¤dafl teknolojiyle 5.000
metre derinli¤e inen petrol kuyusu aç›labilmektedir. Denizlerde
de 150 metrelik s›¤ sularda derin kuyular aç›lm›flt›r. Kuyu aç›-
m›nda genellikle elmas uçlu matkaplarla sondaj ifllemi yap›l›r
ve bas›nçl› bir çamur, delme art›klar›n› yüzeye tafl›r. Sondaj ifl-
leminden sonra petrol kendi bas›nc›yla yüzeye f›flk›r›r. Ço¤u za-
man bunun için pompalama da gereklidir. Petrol bafll›ca Basra
Körfezi, ABD, Rusya, Azerbaycan, Kuzey ve Bat› Afrika’da ve Ve-
nezuela’da bulunur. Petrol ç›kar›ld›ktan sonra içindeki tuz ve su
uzaklaflt›r›larak rafinerilerde ar›t›l›r. Bunun için ayr›msal dam›t-
ma yöntemi uygulan›r. Böylece gazya¤›, benzin, dizel yak›t›, fu-
el-oil, ya¤lama ya¤lar› ve asfalt elde edilir. ‹stenmeyen bileflik-
ler uygun çözücülerle, sülfürik asitle muamele yoluyla vb. or-
tamdan uzaklaflt›r›l›r. Daha az de¤erli olan bileflenler kraking,
alkilleme ve polimerlefltirme gibi yöntemlerle daha de¤erli bile-
flenlere dönüfltürülür. Ham petrolün bilefliminde esas olarak al-
kanlar, doymufl aliçiklik ve aromatik bileflikler, ayr›ca kimi kü-
kürt ve oksijen bileflikleriyle azot ve tuz bulunur. Türkiye’de pet-
rol ilk kez Raman bölgesinde bulundu (1940). Bunu izleyen y›l-
1...,527,528,529,530,531,532,533,534,535,536 538,539,540,541,542,543,544,545,546,547,...672
Powered by FlippingBook