okul ansiklopedisi - page 569

SARAY
569
taraf›ndan karfl›lanabilir. Günümüzde büyük sanayi iflletmeleri-
nin hemen hemen tamam› anonim ortakl›klar hâlinde kurulmak-
tad›r. Sanayide en önemli etmenlerden biri de yönetim ve giri-
flimdir. Yukar›da say›lan ögeler bir arada bulunsa bile, giriflim
ve buna ba¤l› bir yönetim olmad›kça sanayinin kurulmas› ve ifl-
lemesi eksik kal›r. Küçük sanayi iflletmelerinde genellikle ser-
maye sahibi olan sanayici yönetim ve iflletmeyi de üzerine al›r.
Ancak geliflmifl sanayi kurulufllar›nda yönetim kadrosu da bil-
gili ve uzman yönetici ve iflletmecilerin elindedir. Uzman yöne-
tici ve iflletmecilerin tek bafllar›na çal›flmalar› ça¤›n geliflen ge-
reksinimleri ve durumlar›nda yeterli olmad›¤›ndan, sanayi ifllet-
meleri hemen her kademede geliflmifl elektronik bilgisayarlarla
donat›lmaktad›r. Geliflmifl sanayi pek çok bilim dal›ndan yarar-
lan›r. ‹lerlemifl ülkelerde sanayi kurulufllar›n›n bünyesinde ya da
sanayinin destekledi¤i üniversite ve araflt›rma merkezleri labo-
ratuvarlar›nda, yap›lan araflt›rmalar›n tümü sanayinin yeni,
ucuz, kolay üretim yapmas›n› sa¤lamaya yöneliktir. ‹ktisat bili-
mi, pazarlar›n analizini, talep ve piyasa tahminlerini gelifltirerek
sanayiye hizmet eder. Sanayinin ana sorunu olan sat›fl ve pazar-
lama için psikoloji ve istatistik bilimi bir arada reklam ve tan›t-
ma faaliyetlerinin yürütülmesini sa¤lar. Bir ülke ya da bölgenin
iktisadî faaliyetleri içinde sanayinin çok önemli bir rolü ve yeri
vard›r. Sanayi kesimi iflçilerinin eline daha çok para geçer ve
sanayi iflletmeleri yanlar›nda getirdikleri sosyal olanaklarla yö-
renin kalk›nmas›na da önemli katk›da bulunurlar. Sanayinin ge-
liflmesine ba¤l› olarak ulaflt›rma, bankac›l›k, sigorta vb. hizmet-
ler kesimi de büyük bir geliflme gösterir. Ayr›ca sanayileflen ül-
kelerin d›fl ticaret hacmi de önemli ölçüde büyümeye bafllar; sa-
nayi, gereksinimi olan hammadde ve enerji maddelerini d›flar›-
dan al›rken, üretti¤ini d›fl piyasaya satar. Hammadde satan ül-
keler, sanayinin bu hammaddeleri iflleyip mamul maddeleri sat-
mas› durumunda çok daha fazla kazanç sa¤larlar. Sanayinin ge-
liflme düzeyi, bir ülkenin uygarl›¤›yla do¤ru orant›l›d›r.
SANCAK,
Osmanl› idarî teflkilât›nda, kazadan büyük, vilâ-
yetten küçük idarî birim. Liva da denirdi. Sancaklar, vilâyetlere
ba¤l› olmakla birlikte aralar›nda ba¤›ms›z olanlar› da vard›. Bir
sancak 5-10 kazan›n birleflmesinden oluflurdu. Tanzimat’tan
önceyse eyaletlerin alt birimlerini oluflturmaktayd›lar. Bafllar›n-
da “mirliva” da denen ve hem askerî hem de idarî yetkileri olan
“sancak beyi” bulunurdu. Sancak beyinin askerî rütbesi bugün-
kü tümgenerale eflde¤erdeydi. Tanzimat’tan sonraysa sancak
yöneticileri yaln›zca idarî sorumluluk tafl›d›lar ve “mutasarr›f”
ad›n› ald›lar. Sancaklar, yönetim birimi olarak günümüzün
“il”lerine eflde¤erdeydiler.
SANSÜR,
her türlü yay›n›n, sinema ve tiyatro yap›tlar›n›n
hükümetçe önceden denetlenmesi ifli, yay›n ve gösterilmesinin
izne ba¤l› olmas›. Sansür, çok eski ça¤lardan beri uygulanm›fl-
t›r. Eski Yunanistan’da tiyatro yap›tlar› çok s›k› bir sansürden
geçirilirdi. Roma cumhuriyet devrinde de sansür s›k› bir flekilde
uyguland›. 7 Ekim 1923 tarihli bakanlar kurulu karar›yla bas›n
üzerindeki sansür tamamen kald›r›ld›. Bununla birlikte 1960 ön-
cesinde bas›n›n sansür edildi¤i ve muhalefetten yana baz› gaze-
telerin yer yer beyaz sütunlarla ç›kt›¤› görüldü. Bunun üzerine
1961 Anayasas›’na bas›n özgürlü¤ünü sa¤lay›c› ve sansürü ya-
saklay›c› hükümler kondu. 12 Eylül 1980 askerî yönetimiyle de
bas›n özgürlü¤ü bir kez daha k›s›tland›. 7 A¤ustos 1986 tarihin-
de radyo, televizyon, sinema ve benzeri yollarla yap›lan yay›nlar
izin sistemine ba¤land›. Bunlar›n denetlenmesi hakk›nda yönet-
melik hükümlerini Kültür ve Turizm Bakanl›¤› yürütür. Amaç ka-
mu düzenini, genel ahlâk› vb. olumsuz yönde etkileyecek sine-
ma filmi, video bant, plak ve ses kasetlerindeki eserlerin icras›-
n› ve gösterilmesini önlemekti.
SANT‹GRAT,
1 kelvine (K) eflit s›cakl›k fark› birimi. Eskiden
suyun donma ve kaynama noktalar› aras›n› 100 eflit parçaya
bölmekle elde edilen bölüntülerden her biri 1 santigrat derece
(ºC) olarak tan›mlanm›flt›. Bu nedenle Celsius s›cakl›k ölçe¤inin
temeli olarak kullan›l›r .
SAPANCA GÖLÜ,
‹zmit Körfezi do¤usunda Adapazar›’na
kadar uzanan ve taban› alüvyonla örtülü bir depresyon içinde
yer alan tatl› su gölü. Uzunlu¤u 16, maksimum geniflli¤i 6 km;
maksimum derinli¤i 63 m. ve yüzölçümü 47 km
2
dir. Yüzeyi de-
niz yüzünden 40 metre kadar yüksektedir. Fazla sular›n›, do¤u
ucundan ç›kan Çarksuyu ile (bu su Adapazar›’ndan geçer) Sa-
karya Irma¤›’na boflalt›r. Kökeni ile bir “alüvyon baraj” gölüdür.
Sel sular›n›n güneydeki Samanl› Da¤lar›’ndan tafl›d›klar› alüv-
yonlarla dolmas› sonunda ‹zmit Körfezi’nden ayr›lm›flt›r.
SARA,
geçici bilinç yitimine yol açan sinir hastal›¤›na veri-
len ad. Beynin elektrokimyasal düzeninde ortaya ç›kan ve ne-
deni henüz bilinmeyen aksakl›klar sonucu oluflur. Büyük ve
küçük sara olmak üzere iki çeflidi vard›r. Her iki türde de sara
nöbetleri görülür. Ancak küçük sara nöbetinde kas›lma yoktur.
Küçük sara nöbeti daha çok çocukluk ve yeniyetmelik ça¤›nda
ortaya ç›kar. Büyük sara nöbeti bafl dönmesi, üflüme ve denge-
yi yitirme belirtileri gösterir. Hasta, nöbete tutulaca¤›n› önce-
den hissedebilir. Nöbet bafllad›¤›nda soluk borusu kas›l›r; bu,
hastan›n hayk›rmaya benzeyen bir ses ç›karmas›na neden olur.
Hasta, kaskat› kesilir ve yere düfler. A¤z›ndan köpük gelir. So-
luk alamad›¤› için hastan›n yüzü morar›r. Nöbetin sonunda ka-
s›lmalar azal›r, hasta sakinleflir. Tedavi için genellikle sakinlefl-
tirici ilâçlar kullan›l›r, sakin bir yaflam sürme önerilir.
SARAÇ, Tahsin
(1930 Mufl-1989 ‹zmit), flair. Yüksekö¤-
renimini Ankara Gazi E¤itim Enstitüsü Frans›zca Bölümü’nde
tamamlad› (1952). Bir süre Hakkâri’de ö¤retmenlikten sonra
devlet hesab›na gönderildi¤i Paris’te ö¤renim olana¤› buldu.
Uzun y›llar Gazi E¤itim Enstitüsü’nde Frans›zca ö¤retmenli¤i
yapt›. ‹ste¤iyle emekliye ayr›ld›. Varl›k dergisinden (1956) son-
ra özellikle Türk Dili’nde yay›mlad›¤› fliirlerle tan›nan Saraç,
“Direnmeler” adl› kitab›yla TRT 1970 fiiir Büyük Ödülü’nü ka-
zand›. Yap›tlar›: “Günümüz Frans›z fiiiri” (inceleme, antoloji,
1963, TDK Çeviri Ödülü, 1964), “Bir Ölümsüz Yaln›zl›k” (fliirler,
1965), “Günefl Kavgas›” (fliirler, 1968), “Direnmeler” (fliirler,
1973), “Frans›zca-Türkçe Büyük Sözlük” (1976), “Güvercin Ka-
saplar›” (fliirler, 1978), “Bir Sevgiyi Görüntüleme” (1980), “Ç›p-
lak Kayada Çimlenmek” (fliirler, 1990).
SARAY,
büyük, görkemli yap›. Esas olarak hükümdarlar›n
1...,559,560,561,562,563,564,565,566,567,568 570,571,572,573,574,575,576,577,578,579,...672
Powered by FlippingBook