TÜRK‹YE
635
kuzey paralelleri ve 26º -45º do¤u meridyenleri aras›nda kal›r. En
kuzey noktas›, Sinop ilinde ‹nceburun (42º 06
′
kuzey), en güney
noktas› Hatay ilinde Beysun Köyü güneyi (35º 51
′
kuzey), en do-
¤u noktas› Kars ilinde, Türkiye-‹ran-Ermenistan s›n›rlar›n›n kavfla-
¤› (44º 48
′
do¤u) ve en bat› noktas›ysa Gökçeada’da Avlaka Bur-
nu’dur (25º 40
′
do¤u). Kuzeyde Karadeniz, kuzeybat›da Bulgaris-
tan ve Yunanistan, bat›da Ege Denizi, güneyde Akdeniz, K›br›s,
Suriye, güneydo¤uda Irak ve do¤uda ‹ran, Ermenistan ve Gürcis-
tan’la s›n›rlan›r. Toplam uzunlu¤u 2.753 km. olan kara s›n›rlar›n›n
komflu ülkelere ait paylar› flöyledir: Suriye 877, Ermenistan ve
Gürcistan 610, ‹ran 454, Irak 331, Bulgaristan 269 ve Yunanistan
212 km. K›y›lar›n›n toplam uzunlu¤u 8.333 km.dir. Bu s›n›rlar
içinde Türkiye’nin yüzölçümü (göller dahil) 779.452 km
2
’dir (Ana-
dolu 755.688, Trakya 23.764). Nüfusu 62.810.111 (1997), bafl-
kenti Ankara, dili Türkçe, dini Müslümand›r. Ayr›ca toplam %2
oran›nda Hristiyan az›nl›klar vard›r. Fizikî ve beflerî co¤rafya: Alp-
Himalaya k›vr›ml› da¤lar kufla¤› üzerinde yer alan Türkiye, tümüy-
le yüksek ve da¤l›k bir ülkedir. Ortalama yüksekli¤i 1.132 metreyi
bulur. Yüksek bir ülke olmas›na karfl›n, plato ve ova düzlükleri çok
genifl yer kaplar. Da¤lar, genellikle s›ralar hâlinde kenarlarda top-
lanm›flt›r; oysa iç kesimlerde en genifl yeri yüksek ova ve plato
düzlükleri kaplar. Türkiye’nin ortalama yüksekli¤i bat›dan do¤uya
do¤ru artar. En az yer kaplayan, alüvyonlu, alçak k›y› ovalar›d›r.
Kuzey kenarda, birbirine paralel olarak do¤udan bat›ya uzanan
da¤lara “Kuzey Anadolu Da¤lar›” genel ad› verilir. Güney kenarda
da “Toros Sistemi” yer al›r. Bu da¤lar, Antalya Körfezi’nin bat›s›n-
dan, ülkenin güneydo¤u ucuna kadar uzan›rlar ve dört gruba bö-
lünürler: Bat› Toroslar, Orta Toroslar, Do¤u Toroslar ve Güneydo-
¤u Toroslar. ‹ç k›s›mlarda ve Bat› Anadolu’da di¤er da¤lar, bazen
s›ralar hâlinde, bazen de sönmüfl volkan konileri fleklinde ova ve
plato düzlükleri üzerinde yükselirler (Bingöl, Karasu-Aras, Tecer;
Türkmen, Ayd›n S›rada¤lar›; A¤r›, Süphan, Tendürek, Nemrut, Er-
ciyes, Hasanda¤› volkan konileri gibi). Anadolu, genel flekliyle
dikdörtgen biçiminde bir yar›madad›r. Çevresindeki denizler de-
rindir; k›ta sahanl›klar› genellikle dard›r. Bu durum Karadeniz k›y›-
lar›nda, özellikle, Do¤u Karadeniz’de belirgindir. Öte yandan k›y›-
lar genellikle düz, girinti-ç›k›nt›lar ve adalar azd›r. Ancak bat›da,
Ege k›y›lar› bu genel kurala uymaz, birçok burun, yar›mada, koy ve
körfezlerle parçalanm›flt›r. ‹klimin bafll›ca özelli¤i “çeflitlilik”tir. Üç
ana iklim tipi ve bölgesi vard›r: 1) Yazlar› s›cak ve kurak, k›fllar› ›l›k
ve ya¤›fll› Akdeniz iklimi; 2) Yazlar› daha serin, nemli, k›fllar›, Ak-
deniz iklimindeki kadar olmamakla beraber, yine de ›l›k; bol ve her
mevsime az çok düzenli olarak da¤›lm›fl ya¤›fllar›yla kendini belli
eden Karadeniz iklimi; 3) ‹ç k›s›mlarda, orta derecede ya¤›fll›, yer
yer kurak, do¤uya do¤ru gidildikçe karasall›k niteli¤i artan iklim.
Bu üç ana iklim tipi aras›nda birtak›m ikincil ve geçifl iklimi niteli-
¤inde tipler de yer al›r. Akarsular da¤›n›k, beslenme havzalar› kü-
çük, y›ll›k debi de¤ifliklikleri büyüktür. Bununla beraber, üzerinde
akt›klar› arazinin fizikî koflullar› nedeniyle enerji potansiyelleri nis-
peten fazlad›r. Genellikle ilkbaharda debileri yükselir (ya¤›fllardan
baflka, kar erimesi nedeniyle) debinin en düflük oldu¤u mevsim
yazd›r. Döküldükleri denizlere göre Türkiye’nin bafll›ca akarsular›
flunlard›r: K›z›l›rmak, Yeflil›rmak, Sakarya, Çoruh (Karadeniz); Su-
surluk (Marmara), Meriç, Gediz, Büyük ve Küçük Menderes (Ege);
Seyhan, Ceyhan, Köprüsuyu, Göksu, Asi (Akdeniz); F›rat (Karasu
ve Murat), Dicle (‹ran Körfezi), Kura ve Aras (Hazar Denizi). Alan›
100 km
2’
den büyük do¤al göllerle 10 km
2’
den büyük baraj gölleri
flunlard›r: Ac›göl, Akflehir, Beyflehir, Burdur, Ç›ld›r, Eber, E¤ridir,
‹znik, Kufl-Manyas, Tuz, Ulubat, Van. Baraj gölleri: Almus (Tokat),
Apa (Konya), Demirköprü (Manisa), Devegeçidi (Diyarbak›r),
Gökçekaya (Eskiflehir), Hirfanl› (K›rflehir), Kartalkaya (Marafl), Ke-
ban (Elaz›¤), Kemer (Ayd›n), Mamas›n (Ni¤de), Ömerli (‹stanbul),
Porsuk II (Eskiflehir), Sar›yar (Ankara), Seyhan (Adana), Tahtaköp-
rü (Gaziantep). Nüfus: Türkiye, nüfusu h›zla artan bir ülkedir.
Cumhuriyet döneminde ilk nüfus say›m› 1927’de yap›lm›fl ve
13.648.270 olarak saptanm›flt›. Bazen %3’e yaklaflan bir art›fl h›-
z›yla ço¤alarak; 1935’te 16.158.018’e, 1940’ta 17.820.950’ye,
1945’te 18.790.174’e, 1950’de 20.947.188’e, 1955’te
24.064.763’e, 1960’ta 27.754.820’ye, 1965’te 31.391.421’e,
1970’te 35.605.176’ya, 1975’te 40.347.719’a 1980’de
44.736.957’ye, 1985’te 50.664.458’e, 1990’da 56.473.035’e,
1997’de ise 62.810.111’e ulaflm›flt›r. Genel aritmetik nüfus yo¤un-
lu¤u da, paralel olarak artarak, 1927’de 18’den 1980’de 58’e,
1997’de 78’e yükselmifltir. Bu arada nüfusun k›rsal ve kentsel ke-
simlere düflen oranlar› da, kentsel nüfus yönünde artmaktad›r. Bu-
nun bafll›ca do¤al sonucu olarak kentlerimiz giderek kalabal›klafl-
maktad›r. Türkiye, fizikî ve beflerî koflullar bak›m›ndan farkl› 7 co¤-
rafî bölgeye bölünür, bunlar Karadeniz, Marmara, Ege, Akdeniz, ‹ç
Anadolu, Do¤u Anadolu ve Güneydo¤u Anadolu bölgeleridir. Ay-
r›ca yönetim bak›m›ndan alanlar›, nüfuslar›, ilçe bucak ve köy sa-
y›lar› birbirinden farkl› 81 ile bölünür. Ekonomi: Türkiye son y›llar-
da daha da artan bir h›zla geliflmekte ve ekonomi bak›m›ndan az
geliflmifllikten kurtulmaya çal›flmaktad›r. Yukar›da görüldü¤ü gibi,
nüfusun çok h›zl› artmas› ve enerji sa¤lamada (özellikle ham pet-
rol) bütün dünyada karfl›lafl›lan ve giderek artan güçlükler bu ça-
balar› daha da a¤›rlaflt›rmaktad›r. Ulaflt›¤› üretim ve tüketim düze-
yi, d›fl ticaret hacmi, ulaflt›rma olanaklar› vb. ana ekonomik koflul-
lar bak›m›ndan bugünkü Türkiye ile Cumhuriyet döneminin ilk y›l-
lar›ndaki Türkiye aras›ndaki fark gerçekten çok büyüktür. Tarih:
Mondros Ateflkes Antlaflmas›’ndan (30 Ekim 1918) sonra, Musta-
fa Kemal Atatürk’ün önderli¤inde yürütülen Kurtulufl Savafl› so-
nunda, Mudanya Ateflkes Antlaflmas› ile (11 Ekim 1922) askerî za-
fer belgelendi. 21 Temmuz 1923 günü imzalanan Lozan Bar›fl Ant-
laflmas› ile Türkiye’nin bu zaferi ve “Misak›millî”si bütün dünyaca
onayland›. 29 Ekim 1923’te “Egemenlik Ulusundur” ilkesi uyar›n-
ca Cumhuriyet ilân edildi ve Mustafa Kemal ilk cumhurbaflkan›
seçildi. Ard›ndan halifelik kald›r›ld› ve Osmanl› hanedan› üyeleri
yurt d›fl›na ç›kar›larak saltanat›n kal›nt›lar› da temizlendi (3 Mart
1924). fieriat ve Evkaf Bakanl›¤› kald›r›larak din ve dünya iflleri bir-
birinden ayr›ld›. Medreseler, tekkeler kald›r›ld›, ö¤renim birli¤i
sa¤land›. Böylelikle Türkiye’nin önünde lâik do¤rultuda bir geli-
flim yolu aç›ld›. Ard›ndan, Atatürk Devrimleri olarak tarihe geçen
bir dizi at›l›m bafllat›ld›: fieriat kurallar› terk edilerek, ça¤dafl hukuk
kurallar› benimsendi (Türk Medenî Kanunu, 17 fiubat 1926); Arap
alfabesi b›rak›larak yerine Lâtin harflerine dayanan Türk alfabesi
kabul edildi (3 Kas›m 1928); giyimden takvime dek pek çok alan-
da yenilikler getirildi. Ekonomi alan›nda, Lozan Bar›fl Antlaflmas›
ile kapitülâsyonlar›n kald›r›lmas›n›n yan› s›ra, “ulusal egemenli-
¤in, iktisadî egemenlikle beraber sa¤lanabilece¤i ilkesi benimse-
nerek devletçi bir ekonomi sistemi kabul edildi. Siyasî alanda, Te-