BEHRENG‹, Samet
98
rika Yazarlar Birli¤i Lotus Edebiyat Ödülü’nü ald›. 1983 y›l›nda
Fransa’ya gitti, orada “Anka” adl› Frans›zca dergiyi ç›kard›. Ha-
ziran 1989’da Türkiye’ye döndü. Bafll›ca yap›tlar›: “Bir Ermeni
General” (1965), “Bir Gün Mutlaka” (1970), “Yolculuk, Özlem
ve Kavga fiiirleri” (1974), “Ne Ya¤mur, Ne fiiirler” (1976), “Ku-
flatmada” (1978), “Mustafa Suphi Destan›” (1979), “Dörtlükler”
(1980), “Kardefl Türküler” (Dünya ozanlar›ndan fliir çevirileri,
1981), “‹yi Bir Yurttafl Aran›yor” (fliir-kabare, 1983), “Eski Ni-
san” (1987), “K›z›ma Mektuplar” (1987), “Bebeklerin Ulusu
Yok” (1988), “Bir Gün Mutlaka” (Toplu fliirler I.cilt, 1991), “Ya-
flad›klar›mdan Ö¤rendi¤im Bir fiey Var” (II. Cilt, 1991), “K›z›ma
Mektuplar” (III. Cilt, 1992), “Sevgilimsin” (1993), “Aflk ‹ki Kifli-
liktir” (1999), “Gerçeklik Duygusunun Kaybolmas›” (2001),
“Yeni Aflka Gazel” (2002).
BEHRENG‹, Samet
(1938 Tebriz-1968 Aras Irma¤›), Türk
as›ll› ‹ranl› yazar. Tebriz Ö¤retmen Okulu’nu bitirdi. ‹lkokul ö¤-
retmenli¤i yapt›. Azerice ve Farsça yazd›¤› masal ve öyküleriyle
tan›nd›. Yap›tlar›nda do¤a ve toplum sorunlar›n› zengin bir ma-
sal gerçekli¤iyle ortaya koydu. Aras Irma¤›’nda bo¤ularak öldü.
Birçok dile çevrilen yap›tlar› aras›nda “Küçük Karabal›k”, “Bir
fieftali, Bin fieftali” en ünlüleridir.
BEKTAfi, Cengiz
(1934 Denizli), flair, yazar ve mimar.
Yüksekö¤renimini Münih Teknik Üniversitesi’nde tamamlad›
(1959). Bir süre Alman fiehircilik Akademisi kurslar›n› izledi.
Üç y›l Profesör Fred Angerer ve Baron von Branca ile çal›flt›
(1959-62). Ülkeye döndü¤ü 1962 Aral›k ay›ndan bu yana ser-
best mimarl›k yap›yor. fiiirlerini özellikle Türk Dili ve Türkiye
Yaz›lar› dergilerinde yay›mlayan Bektafl, TRT 1970 Sanat Ürün-
leri Yar›flmas›’nda “Morname” adl› fliiriyle baflar› ödülü kazand›.
1999’da Türkiye Yazarlar Sendikas› Genel Baflkanl›¤›’na seçildi.
Yap›tlar›: fliir kitaplar›: “Kifli” (1964), “Akdeniz” (1970), “Mor”
(1974, TRT Baflar› Ödülü), “Dört Kifliydiler Bir de Ben” (1975),
“Yeryüzünün Yüre¤i” (1978), “Yerdeli Gökdeli” (1979), “Zeytin-
li F›r›n Soka¤›” (1981), “Güz Ey” (1983), “Fide” (1987), “Onu
Birden” (1992), “D›fllar›n ‹çi” (1994). Çevirileri: “Sappho” (fliir-
lerinin çevirileri üzerine tart›flmalar, Azra Erhat ile birlikte,
1978). Deneme: “Mimarl›kta Elefltiri” (1967, Türk Dil Kurumu
Ödülü), “Bedri Rahmi Nak›fll› Bir Deneme” (1975), “Bak Bak
Desinler” (1998), “Akdenizli Ozanlar” (1999), “Bar›fl Sofras›”
(2001), “Kufl Evleri” (2003). ‹nceleme: “Kocasinan” (derleme,
1968). “Halk Yap› Sanat›ndan Bir Örnek: Bodrum” (1977). “Be-
nim O¤lum Bina Okur” (deneme, 1980), “Duvarlar›n D›fl› da Se-
nin” (yaz›lar, 1981). “Yuva m› Mal m›?” (1983), “Kimin Bu So-
kaklar, Alanlar, Kentler?” (1987), “Kufladas›, Babada¤, fiirinköy,
Tirilye ve fiirince” (1987), “‹çlerin D›fl›” (2003).
BEKTAfiÎL‹K,
kurucusunun Hac› Bektafl Veli oldu¤u söyle-
nen fiiî-Bat›nî tarikat. Bektaflîlik iki döneme ayr›l›r: 1) Bafllang›ç-
tan Bal›m Sultan’a kadar olan dönem. 2) Bal›m Sultan düzenle-
melerinden sonraki dönem. Bektaflîli¤in 16. yüzy›ldan önceki
durumu üzerine bilgimiz, yok denecek kadar azd›r. Bu dönem-
de Bektaflîlik ile K›z›lbafll›¤›n iç içe oldu¤u san›l›yor. Töreleri ve
inançlar› birbirinin t›pk›s› oldu¤u gibi, K›z›lbafllar kendilerini
Bektaflî, Hac› Bektafl Veli’yi
de pirleri sayarlar. Bektaflîlik
bir Türk tarikat›d›r. Arnavut-
luk’tan bafllayarak Balkan-
lar’›n, Trakya’n›n, Anado-
lu’nun, Suriye ve M›s›r’›n
Türkçe konuflan halklar› ara-
s›nda yay›lm›fl olmas›, yap›-
s›nda fiamanl›ktan ve eski
Türk törelerinden birçok öge-
ler bulunmas› bunu kan›tlar.
Kurucusu Hac› Bektafl Veli de
13. yüzy›lda Horasan’dan
Anadolu’ya gelen Yesevî tarikat›ndan bir Türkmendi. Yeniçeriler
kendilerini Bektaflî bilirler, Bektaflî törelerinin bir kesimine ba¤-
l›l›k gösterirler, Hac› Bektafl Veli’nin pirleri oldu¤una inan›rlar-
d›. II. Bayezit’in Dimetoka’da bir tekkenin fleyhi bulunan ve Ha-
c› Bektafl torunlar›ndan olan Bal›m Sultan’› 1501 y›l›nda K›rfle-
hir tekkesinin fleyhli¤ine getirmesiyle tarikat iki kola ayr›ld›. Ba-
l›m Sultan, tarikatta yapt›¤› düzenlemeyle, mücerret denilen,
dünyayla iliflkisini kesmifl bir dervifller s›n›f› oluflturdu. Bu s›n›-
fa giren devrifller evlenemezler, tekkede yat›p kalkarlar, tekke
hizmetleri ve tap›nmadan baflka bir ifl yapamazlard›. Yaln›z di-
lenmek için tekke d›fl›na ç›kabilirlerdi. Bu ç›k›fllarda tan›nmala-
r›n› sa¤lamak ve gizlice evlenmelerini önlemek için kulaklar› de-
linerek demir ya da bak›rdan bir halka tak›l›rd›. Asl›nda Bektaflî-
li¤i öbür tarikatlardan ay›ran nitelik, amac›n›n, ölüm sonras›
mutlulu¤u de¤il, bir yaflam mutlulu¤u olmas›yd›. Tarikat, bir
toplum düzeni, bir dayan›flma sistemi niteli¤indeydi. Kad›n-er-
kek iliflkileri d›fl›nda, kentlerdeki Ahîlik örgütüyle birçok ortak
yönleri vard›. Bal›m Sultan’›n kurdu¤u düzen, tarikat›n bu nite-
li¤ini ortadan kald›rd›. Ancak yeni düzen, yaln›z kentler ve kasa-
balarda bunlara yak›n olan tekkelerde yürütülebildi. Böylece ta-
rikat, birbirine karfl› ve birbirini küçümseyen iki kola bölündü.
Bektaflîler, Osmanl› yönetimine karfl› birçok kez baflkald›rd›lar.
Bunlar›n en önemlisi Kanunî ça¤›ndaki (1528) ayaklanmad›r.
Kendilerini Bektaflî sayd›klar› için, Bektaflî ayaklanmalar›na kar-
fl› savaflmada so¤uk davrand›klar› ya da onlardan yana oldukla-
r› için II. Mahmut, yeniçerilerle birlikte Bektaflî tekkelerini de or-
tadan kald›rmak istedi. Bu tekkeleri Nakflibendî fleyhlerine ver-
di. Ancak Bektaflîler, Nakflibendî fleyhli¤ini de elde ederek, birer
birer tekkelerinin bafl›na geçtiler. Hoflgörülü ve alçakgönüllü ol-
mak, en belirgin nitelikleridir.
BELÇ‹KA
(Flamanca: Belgie, Fr.: Belgique, ‹ng.: Belgium),
Bat› Avrupa’da krall›k. Alan› ile Avrupa’n›n en küçük ülkelerinden-
dir (30.513 km
2
). Fakat 10.213.000 (1998) olan nüfusuyla dün-
yan›n en yo¤un nüfuslu ülkelerinden biridir. Baflkenti Brük-
sel’dir (Bruxelles, Brussel). Nüfusun ço¤unlu¤u Katoliktir. Fla-
manca, Frans›zca ve az Almanca konuflulur (Malmedy-Eupen
bölgesinde). Genellikle düz ve alçak bir ülkedir. Yükseklik, Ar-
den kitlesinde bile 650 m.yi geçmez. Orta ve kuzeydeki düz ve
alüvyonlu ovalar Hollanda s›n›r›na ve Kuzey Denizi’ne do¤ru
yay›l›r ve daha da alçalarak, baz› yörelerde deniz seviyesinin de